Revolt İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Revolt İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Revolt

Revolt, Türkçe karşılığı olarak “ayaklanma” anlamına gelir. Bu kelime, bir grup insanın hükümete veya yönetim sistemine karşı çıkarak isyan etmesini ifade eder. İşte Revolt kelimesinin İngilizce cümlelerde kullanımına dair örnekler:

  1. The citizens staged a revolt against the corrupt government. (Vatandaşlar, yolsuz hükümete karşı bir ayaklanma düzenledi.)
  2. The workers organized a revolt to demand better wages. (İşçiler, daha iyi ücretler talep etmek için bir ayaklanma düzenlediler.)
  3. The prisoners staged a revolt in the jail. (Mahkumlardan bir grup, hapishanede bir ayaklanma başlattı.)
  4. The peasants revolted against the landowners. (Köylüler, toprak sahiplerine karşı ayaklandılar.)
  5. The students led a revolt against the university administration. (Öğrenciler, üniversite yönetimine karşı bir ayaklanma öncülük ettiler.)
  6. The rebels started a revolt against the ruling regime. (Rebeller, yöneten rejime karşı bir ayaklanma başlattılar.)
  7. The population revolted against the military dictatorship. (Halk, askeri diktatörlüğe karşı bir ayaklanma başlattı.)
  8. The workers’ revolt was brutally suppressed by the government. (İşçilerin ayaklanması hükümet tarafından acımasızca bastırıldı.)
  9. The peasants’ revolt led to a change in the land ownership system. (Köylülerin ayaklanması, toprak sahipliği sisteminde değişime neden oldu.)
  10. The rebels’ revolt was eventually successful in overthrowing the ruling regime. (Rebellerin ayaklanması sonunda yöneten rejimi devirmekte başarılı oldu.)
  11. The prisoners’ revolt was quelled by the prison guards. (Mahkumların ayaklanması, hapishane gardiyanları tarafından bastırıldı.)
  12. The citizens’ revolt led to a new democratic government being formed. (Vatandaşların ayaklanması, yeni bir demokratik hükümetin oluşmasına yol açtı.)
  13. The workers’ revolt resulted in a temporary shutdown of the factory. (İşçilerin ayaklanması, fabrikanın geçici olarak kapatılmasına neden oldu.)
  14. The students’ revolt forced the university administration to listen to their demands. (Öğrencilerin ayaklanması, üniversite yönetimini taleplerini dinlemeye zorladı.)
  15. The population’s revolt was met with violent repression from the government. (Halkın ayaklanması, hükümet tarafından şiddetli bir şekilde bastırıldı.)
  16. The rebels’ revolt sparked a civil war that lasted for years. (Rebellerin ayaklanması, yıllarca süren bir iç savaşı başlattı.)
  17. The prisoners’ revolt was fueled by the inhumane conditions of the jail. (Mahkumların ayaklanması, hapishan

nin insanlık dışı koşullarıyla beslendi.)
18. The citizens’ revolt was peaceful and non-violent. (Vatandaşların ayaklanması barışçıl ve şiddetsizdi.)

  1. The workers’ revolt had the support of several labor unions. (İşçilerin ayaklanması birkaç işçi sendikasının desteğiyle gerçekleşti.)
  2. The rebels’ revolt was motivated by a desire for political and economic freedom. (Rebellerin ayaklanması, siyasi ve ekonomik özgürlük arzusundan kaynaklandı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.