Retainer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Retainer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Retainer Nedir?

Retainer kelimesi Türkçe dilinde “tutucu” veya “muhtemel masrafları karşılamak için ödenen depozito” anlamlarına gelir. Özellikle hukuk ve diş hekimliği alanlarında sıkça kullanılan bir terimdir.

Örnek Cümleler:

1. My lawyer requested a retainer before starting to work on my case. (Avukatım, davam üzerinde çalışmaya başlamadan önce bir avans talep etti.)
2. I had to pay a retainer fee to secure my spot in the workshop. (Atölyedeki yerimi garanti altına almak için bir tutucu ücreti ödemek zorunda kaldım.)
3. The company requested a retainer to cover any potential expenses. (Şirket, herhangi bir muhtemel masrafı karşılamak için bir tutucu ücret talep etti.)
4. He gave me a retainer to hold the small gear in place. (Küçük dişliyi yerinde tutmak için bana bir tutucu verdi.)
5. The orthodontist recommended that my son wear a retainer after his braces were removed. (Ortodontist, oğlumun diş teli çıkardıktan sonra bir tutucu takmasını önerdi.)
6. She was required to pay a retainer to secure the services of the famous lawyer. (Ünlü avukatın hizmetlerini garanti altına almak için bir tutucu ödeme yapması gerekiyordu.)
7. The landlord asked for a retainer to cover any potential damage to the apartment. (Ev sahibi, dairede olası herhangi bir hasarı karşılamak için bir tutucu talep etti.)
8. The designer requested a retainer before starting to work on the project. (Tasarımcı, projeye başlamadan önce bir avans talep etti.)
9. The company provided a retainer for the consultant’s services. (Danışmanın hizmetleri için şirket tarafından bir tutucu sağlandı.)
10. The dentist recommended that I wear a retainer at night to prevent my teeth from shifting. (Diş hekimi, dişlerimin kaymasını önlemek için geceleri bir tutucu takmamı önerdi.)
11. The artist asked for a retainer to cover the cost of materials. (Sanatçı, malzemelerin maliyetini karşılamak için bir tutucu talep etti.)
12. The agency required a retainer to secure the model’s services. (Modelin hizmetlerini garanti altına almak için ajans bir tutucu talep etti.)
13. The consultant requested a retainer to cover the cost of research. (Danışman, araştırmanın maliyetini karşılamak için bir tutucu talep etti.)
14. The company provided a retainer to cover any potential legal fees. (Şirket, olası herhangi bir yasal ücreti karşılamak için bir tutucu sağladı.)
15. The lawyer requested a retainer to cover the cost of filing the lawsuit. (Avukat, dava açmanın m

aliyetlerini karşılamak için bir tutucu talep etti.)
16. The graphic designer required a retainer to cover the cost of revisions. (Grafik tasarımcı, revizyonların maliyetini karşılamak için bir tutucu gerektiriyordu.)

17. The engineer gave me a retainer to keep the gear from slipping. (Makinenin kaymasını önlemek için mühendis bana bir tutucu verdi.)
18. The consultant requested a retainer to cover travel expenses. (Danışman, seyahat masraflarını karşılamak için bir tutucu talep etti.)
19. The artist gave the gallery a retainer to secure the exhibition space. (Sanatçı, sergi alanını garanti altına almak için galeriye bir tutucu verdi.)
20. The contractor required a retainer to begin work on the project. (Müteahhit, projeye başlamak için bir tutucu gerektiriyordu.)

(Türkçe çevirileri kalın ve yeşil renkte yazılmıştır.)