Remittance İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Remittance İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Remittance Nedir?

Remittance Türkçe anlamıyla “para transferi” veya “para gönderme” işlemidir. Genellikle bir kişi veya kuruluşun, başka bir kişi veya kuruluşa para gönderdiği bir finansal işlem türüdür.

Örnek Cümleler:

1. I need to send a remittance to my family in Turkey. (Aileme Türkiye’ye para transferi yapmam gerekiyor.)
2. She receives a monthly remittance from her son who works overseas. (Oğlu yurt dışında çalıştığı için, her ay bir remittance alıyor.)
3. Many foreign workers send remittances back to their home countries. (Çok sayıda yabancı işçi, evlerine para transferi yapar.)
4. The remittance will be available for pick-up at the bank tomorrow. (Remittance, yarın bankada alınabilir durumda olacak.)
5. He used a remittance service to send money to his business partner in China. (Çin’deki iş ortağına para göndermek için remittance hizmetini kullandı.)
6. The remittance fees vary depending on the amount being sent. (Remittance ücretleri gönderilen miktarın miktarına bağlı olarak değişir.)
7. The government encourages remittances from overseas workers to help support the local economy. (Hükümet, yerel ekonomiyi desteklemeye yardımcı olmak için yurt dışındaki işçilerden remittance yapmalarını teşvik ediyor.)
8. She received a remittance from her husband who is working in Dubai. (Dubai’de çalışan kocasından bir remittance aldı.)
9. The remittance service is available online, making it easier and more convenient to send money. (Remittance hizmeti çevrimiçi olarak mevcuttur, bu da para göndermeyi daha kolay ve uygun hale getirir.)
10. He forgot to include the remittance slip with the payment, so the transaction was delayed. (Ödeme ile birlikte remittance makbuzunu dahil etmeyi unuttu, bu nedenle işlem gecikti.)
11. The remittance was sent through a wire transfer, so it arrived quickly. (Remittance, bir tel transferi aracılığıyla gönderildi, bu nedenle hızlı bir şekilde geldi.)
12. They rely on remittances from their family members who work abroad to make ends meet. (Aile üyelerinin yurtdışında çalışmalarından kaynaklanan remittance’lere güveniyorlar.)
13. The remittance service offers competitive exchange rates for international transfers. (Remittance hizmeti, uluslararası transferler için rekabetçi döviz kuru sunar.)
14. She received a remittance from her sister who lives in Australia. (Avustralya’da yaşayan kız kardeşinden bir remittance aldı.)
15. The company has a remittance policy that outlines the procedures for sending and receiving money. (Şirketin para gönderme ve alma prosedürlerini belirleyen bir remittance politikası var.)
16. He forgot to update his remittance information, so the money was sent to the

wrong account. (Remittance bilgilerini güncellemeyi unuttu, bu nedenle para yanlış hesaba gönderildi.)
17. The remittance company charges a small fee for each transaction. (Remittance şirketi her işlem için küçük bir ücret alır.)

18. The remittance arrived just in time to pay for her daughter’s school fees. (Remittance, kızının okul ücretlerini ödemek için tam zamanında geldi.)
19. He used a remittance service to send money to his friend in need. (İhtiyacı olan arkadaşına para göndermek için remittance hizmetini kullandı.)
20. Remittances are an important source of income for many families in developing countries. (Remittance’ler, gelişmekte olan ülkelerde birçok aile için önemli bir gelir kaynağıdır.)