Regulatory İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Regulatory İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Regulatory Nedir?

Regulatory kelimesi Türkçe’de “düzenleyici” anlamına gelir. Bir düzenleyici, yasaların ve yönetmeliklerin uygulanmasını sağlayan veya denetleyen bir kişi, kurum veya organizasyondur. Özellikle finans, sağlık, gıda, ilaç gibi sektörlerde sık kullanılır.

Örnek Cümleler

1. The regulatory agency has issued new guidelines for food safety. (Düzenleyici ajans, gıda güvenliği için yeni yönergeler yayınladı.)
2. The company is facing a regulatory investigation for violating environmental standards. (Şirket, çevre standartlarını ihlal ettiği için bir düzenleyici soruşturmasıyla karşı karşıya.)
3. The regulatory body has approved the use of the new drug for cancer treatment. (Düzenleyici kurum, kanser tedavisi için yeni ilacın kullanımını onayladı.)
4. The pharmaceutical industry is subject to strict regulatory oversight. (İlaç endüstrisi, sıkı bir düzenleyici denetime tabidir.)
5. The financial crisis led to increased regulatory scrutiny of the banking industry. (Finansal kriz, bankacılık endüstrisinin artan bir düzenleyici denetime tabi olmasına neden oldu.)
6. The regulatory framework for online gambling is complex and constantly evolving. (Online kumar için düzenleyici çerçeve karmaşık ve sürekli olarak gelişiyor.)
7. The government has proposed new regulatory measures to address air pollution. (Hava kirliliği ile mücadele etmek için hükümet yeni düzenleyici tedbirler önerdi.)
8. The regulatory compliance officer ensures that the company follows all relevant laws and regulations. (Düzenleyici uyum görevlisi, şirketin ilgili tüm yasalara ve düzenlemelere uyduğundan emin olur.)
9. The regulatory agency is responsible for enforcing safety standards in the construction industry. (Düzenleyici ajans, inşaat endüstrisinde güvenlik standartlarını uygulamaktan sorumludur.)
10. The airline industry is subject to strict regulatory requirements for safety and security. (Havayolu endüstrisi, güvenlik ve emniyet için sıkı düzenleyici gerekliliklere tabidir.)
11. The regulatory body has imposed fines on companies that violate consumer protection laws. (Düzenleyici kurum, tüketici koruma yasalarını ihlal eden şirketlere para cezaları uyguladı.)
12. The pharmaceutical company is seeking regulatory approval for a new vaccine. (İlaç şirketi, yeni bir aşı için düzenleyici onay arıyor.)
13. The regulatory authority has the power to revoke a company’s license if it fails to comply with regulations. (Düzenleyici otorite, şirketin düzenlemelere uymaması halinde lisansını iptal etme yetkisine sahiptir.)
14. The regulatory landscape for the telecommunications industry is constantly changing. (Telekomünikasyon endüstrisi için düzenley

ci manzarası sürekli değişiyor.)
15. The government has established a new regulatory agency to oversee the energy sector. (Hükümet, enerji sektörünü denetlemek için yeni bir düzenleyici ajans kurdu.)

16. The regulatory framework for medical devices is designed to ensure patient safety. (Tıbbi cihazlar için düzenleyici çerçeve, hasta güvenliğini sağlamak için tasarlanmıştır.)
17. The company is working closely with regulatory authorities to resolve compliance issues. (Şirket, uyum sorunlarını çözmek için düzenleyici otoritelerle yakın çalışıyor.)
18. The regulatory agency has proposed new rules to reduce greenhouse gas emissions. (Düzenleyici ajans, sera gazı emisyonlarını azaltmak için yeni kurallar önerdi.)
19. The food industry is subject to rigorous regulatory inspections to ensure product safety. (Gıda endüstrisi, ürün güvenliğini sağlamak için sıkı düzenleyici denetimlere tabidir.)
20. The regulatory landscape for the cryptocurrency market is still evolving. (Kripto para piyasası için düzenleyici manzara hala gelişiyor.)

Türkçe anlamlarıyla birlikte bu örnek cümleler, regulatory kelimesinin çeşitli endüstrilerde ve sektörlerde ne kadar yaygın ve önemli olduğunu göstermektedir.