Reclaim İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Reclaim İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Reclaim

Reclaim, Türkçe karşılığı “geri kazanmak” olan bir fiildir. Bir şeyi geri almak, yeniden kazanmak veya geri dönüştürmek anlamında kullanılabilir.

Örnek cümleler:

1. I want to reclaim my lost time. (Kaybettiğim zamanımı geri kazanmak istiyorum.)
2. The company is working to reclaim the contaminated land. (Şirket, kirletilmiş araziyi geri kazanmak için çalışıyor.)
3. She decided to reclaim her life after the divorce. (Boşanmadan sonra hayatını geri kazanmaya karar verdi.)
4. The city is trying to reclaim its cultural heritage. (Şehir, kültürel mirasını geri kazanmaya çalışıyor.)
5. We need to reclaim our rights as citizens. (Vatandaş olarak haklarımızı geri kazanmamız gerekiyor.)
6. The government wants to reclaim the stolen artifacts. (Hükümet, çalınan eserleri geri kazanmak istiyor.)
7. I’m trying to reclaim my health by exercising and eating better. (Daha fazla egzersiz yaparak ve daha sağlıklı beslenerek sağlığımı geri kazanmaya çalışıyorum.)
8. The environmental group is working to reclaim the polluted river. (Çevre grubu, kirletilmiş nehrin geri kazanılması için çalışıyor.)
9. The artist used recycled materials to reclaim discarded items. (Sanatçı, atılmış şeyleri geri kazanmak için geri dönüştürülmüş malzemeler kullandı.)
10. We need to reclaim the lost traditions of our ancestors. (Atalarımızın kaybolan geleneklerini geri kazanmamız gerekiyor.)
11. The athlete worked hard to reclaim his title. (Sporcu, unvanını geri kazanmak için çok çalıştı.)
12. The community is trying to reclaim the abandoned buildings. (Topluluk, terk edilmiş binaları geri kazanmaya çalışıyor.)
13. The organization is working to reclaim the rights of refugees. (Örgüt, mültecilerin haklarını geri kazanmak için çalışıyor.)
14. She’s trying to reclaim her self-confidence after the rejection. (Reddedildikten sonra özgüvenini geri kazanmaya çalışıyor.)
15. The company is trying to reclaim its reputation after the scandal. (Şirket, skandalın ardından itibarını geri kazanmaya çalışıyor.)
16. The charity is working to reclaim the dignity of homeless people. (Hayır kurumu, evsiz insanların itibarını geri kazanmak için çalışıyor.)
17. He’s trying to reclaim his lost love. (Kaybettiği aşkını geri kazanmaya çalışıyor.)
18. The team is working to reclaim its position in the league. (Takım, ligdeki konumunu geri kazanmak için çalışıyor.)
19. The museum is trying to reclaim the stolen artwork. (Müze, çalınan sanat eserlerini geri kazanmaya çalışıyor.)

20. The government is working to reclaim the natural habitat of endangered species. (Hükümet, tehlike altındaki türlerin doğal yaşam alanlarını geri kazanmak için çalışıyor.)

Note: İngilizce cümlelerin yazı tipi mavi ve kalın olarak belirtilmiştir.