Rappelling İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rappelling İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rappelling Nedir?


Rappelling, diğer adıyla abseiling, yüksek yerlerden iniş yapmak için kullanılan bir tırmanma tekniğidir. Bu teknikte, bir ip ve bir araç kullanılarak yüksekten aşağıya inilir. Rappelling, dağcılık, kurtarma operasyonları, askeri eğitimler ve macera sporları gibi birçok alanda kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. I learned how to rappel during my rock climbing course. (Ben, kaya tırmanışı kursu sırasında nasıl rappel yapacağımı öğrendim.)
  2. Rappelling down a cliff can be a thrilling experience. (Bir uçurumdan rappel yapmak heyecan verici bir deneyim olabilir.)
  3. The rescue team used rappelling to reach the stranded hikers. (Kurtarma ekibi, mahsur kalan yürüyüşçülere ulaşmak için rappel kullandı.)
  4. Rappelling requires proper equipment and training. (Rappel yapmak için uygun ekipman ve eğitim gereklidir.)
  5. She rappelled down the building to escape the fire. (Yangından kaçmak için binadan aşağıya rappel yaptı.)
  6. Rappelling can be dangerous if not done correctly. (Rappel doğru yapılmazsa tehlikeli olabilir.)
  7. The instructor demonstrated how to properly set up the rappelling system. (Eğitmen, rappel sisteminin doğru şekilde nasıl kurulacağını gösterdi.)
  8. Rappelling is not recommended for those with a fear of heights. (Yükseklik korkusu olanlar için rappel önerilmez.)
  9. He used his rappelling skills to climb down the side of the mountain. (Dağın yanından aşağı inmek için rappel becerilerini kullandı.)
  10. The guide instructed us to use a backup rappelling device for added safety. (Rehber, ek güvenlik için yedek bir rappel cihazı kullanmamızı önerdi.)
  11. Rappelling is a common technique used in canyoneering. (Canyoneering’de kullanılan yaygın bir tekniktir.)
  12. They had to rappel down the waterfall to continue their journey. (Yolculuklarını sürdürmek için şelaleden rappel yapmak zorunda kaldılar.)
  13. She was nervous before her first rappelling experience, but ended up loving it. (İlk rappel deneyiminden önce sinirliydi ama sonunda sevdi.)
  14. The rope used for rappelling must be strong and durable. (Rappel için kullanılan ip güçlü ve dayanıklı olmalıdır.)
  15. He forgot to tie his harness correctly before rappelling and had to start over. (Rappel yapmadan önce kemerini doğru şekilde bağlamayı unuttu ve tekrar başlamak zorunda kaldı.)
  16. Rappelling can be physically demanding and requires good strength and endurance. (Rappel yapmak fiziksel olarak zorlayıcı olabilir ve iyi bir güç ve dayanıkl

ılık gerektirir.)
17. The experienced climber taught the beginner how to rappel safely. (Deneyimli tırmanıcı, başlayanlara güvenli rappel yapmayı öğretti.)

  1. Rappelling down a frozen waterfall requires extra caution and skill. (Donmuş bir şelaleden rappel yapmak ekstra dikkat ve beceri gerektirir.)
  2. She felt a rush of adrenaline as she rappelled down the steep cliff. (Dik uçurumdan rappel yaparken adrenalin patlaması yaşadı.)
  3. The team had to use rappelling to access the cave entrance. (Ekip, mağara girişine erişmek için rappel yapmak zorunda kaldı.)

(Türkçe çeviriler koyu ve yeşil renkte yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.