Rankle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rankle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rankle Nedir?

Rankle, birisi veya bir şeyin sinirlerini bozmak veya rahatsız etmek anlamına gelen bir fiildir.

Örnek cümleler:

1. His words rankled me all day. (Sözleri tüm gün beni rahatsız etti.)
2. The constant criticism began to rankle her. (Sürekli eleştiriler onu rahatsız etmeye başladı.)
3. The unfair treatment rankled the employees. (Haksız muamele çalışanları rahatsız etti.)
4. The fact that he was promoted instead of me continues to rankle. (Benim yerime terfi ettirilmesi hala beni rahatsız ediyor.)
5. The injustice of the situation rankles me to this day. (Bu durumun haksızlığı hala beni rahatsız ediyor.)
6. The criticism from her boss rankled her deeply. (Patronunun eleştirileri onu derinden rahatsız etti.)
7. The constant interruptions began to rankle him. (Sürekli kesilmeler onu rahatsız etmeye başladı.)
8. The thought of his ex-wife still rankles him. (Eski eşi hala onu rahatsız ediyor.)
9. The lack of recognition for his hard work began to rankle him. (Sıkı çalışmasına rağmen takdir edilmemesi onu rahatsız etmeye başladı.)
10. The unfair treatment of his colleagues rankled him. (Meslektaşlarının haksız muamelesi onu rahatsız etti.)
11. The thought of having to work overtime rankled her. (Fazla mesai yapmak zorunda olma düşüncesi onu rahatsız etti.)
12. The fact that she was passed over for a promotion rankled her. (Terfi ettirilmemesi onu rahatsız etti.)
13. The criticism from her mother-in-law rankled her deeply. (Kayınvalidesinin eleştirileri onu derinden rahatsız etti.)
14. The lack of respect for her opinion rankled her. (Görüşlerinin takdir edilmemesi onu rahatsız etti.)
15. The way her co-worker spoke to her rankled her. (İş arkadaşının ona konuşma şekli onu rahatsız etti.)
16. The thought of having to work on the weekend rankled him. (Hafta sonu çalışmak zorunda olma düşüncesi onu rahatsız etti.)
17. The constant noise from the construction next door began to rankle her. (Bitişiğindeki inşaatın sürekli gürültüsü onu rahatsız etmeye başladı.)
18. The lack of appreciation for her hard work rankled her. (Sıkı çalışmasının takdir edilmemesi onu rahatsız etti.)
19. The thought of having to deal with her difficult boss rankled her. (Zor patronuyla uğraşmak zorunda olma düşüncesi onu rahatsız etti.)
20. The way her neighbor parks in front of her house rankles her. (Komşusunun evinin önüne park

etmesi onu rahatsız ediyor.)

Bu cümlelerde “rankle” kelimesi, bir kişinin, bir durumun veya bir şeyin rahatsız edici etkisini ifade etmek için kullanılmıştır. Fiil, bir şeyin sürekli olarak sinirlerimizi bozduğunu veya rahatsız ettiğini ifade etmek için de kullanılabilir.