Rad İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rad İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

RAD

Rad kelimesi Türkçe’de “ışın” veya “radyasyon” anlamına gelir. Ayrıca, “havalı” veya “harika” anlamında da argo bir kullanımı vardır.

Örnek cümleler:

  1. The rad levels in the area have been constantly monitored since the nuclear accident. (Alanın radyasyon seviyeleri nükleer kazadan beri sürekli olarak izleniyor.)
  2. The new cancer treatment utilizes targeted rad therapy. (Yeni kanser tedavisi hedefe yönelik radyoterapi kullanıyor.)
  3. The rad meter displayed high levels of radiation in the abandoned building. (Radyasyon ölçer terkedilmiş binada yüksek seviyeleri gösterdi.)
  4. The doctor explained the risks of rad exposure during the X-ray. (Doktor, X-ışını sırasında radyasyon maruziyetinin risklerini açıkladı.)
  5. The workers had to wear protective suits due to the high rad levels at the nuclear plant. (Çalışanlar, nükleer santralde yüksek radyasyon seviyeleri nedeniyle koruyucu kıyafetler giymek zorunda kaldı.)
  6. The rad storm caused disruptions in satellite communication. (Radyasyon fırtınası uydu iletişiminde aksaklıklara neden oldu.)
  7. The rad levels from the sun can be harmful to astronauts in space. (Güneşten gelen radyasyon seviyeleri, uzayda astronotlar için zararlı olabilir.)
  8. That skateboard trick was totally rad! (O kaykay hareketi tamamen harikaydı!)
  9. The doctor suggested rad treatment for the patient’s cancer. (Doktor, hastanın kanseri için radyasyon tedavisi önerdi.)
  10. The rad detector beeped loudly indicating high levels of radiation in the room. (Radyasyon dedektörü, odadaki yüksek seviyeleri gösteren yüksek sesle bipledi.)
  11. The rad levels in the soil were checked before building the new facility. (Yeni tesisi inşa etmeden önce topraktaki radyasyon seviyeleri kontrol edildi.)
  12. The doctors used a rad scanner to locate the tumor. (Doktorlar, tümörü bulmak için radyasyon tarayıcı kullandı.)
  13. The rad exposure caused mutations in the cells. (Radyasyon maruziyeti hücrelerde mutasyonlara neden oldu.)
  14. That movie was so rad, I want to watch it again. (O film çok havalıydı, tekrar izlemek istiyorum.)
  15. The rad levels in the water were above the safe limit. (Sudaki radyasyon seviyeleri güvenli limitin üstündeydi.)
  16. The patient felt tired after undergoing rad therapy. (Hasta, radyoterapiye maruz kaldıktan sonra yorgun hissetti.)
  17. The rad exposure affected the DNA of the plants. (Radyasyon maruziyeti bitkilerin DNA’sını et

kiledi.)
18. The company implemented safety measures to protect workers from rad exposure. (Şirket, radyasyon maruziyetinden çalışanları korumak için güvenlik önlemleri uyguladı.)

  1. The rad levels at the beach were high due to the recent nuclear accident. (Plajdaki radyasyon seviyeleri, yakın zamandaki nükleer kazadan dolayı yüksekti.)
  2. The researchers used a rad source to study the properties of the material. (Araştırmacılar, malzemenin özelliklerini incelemek için bir radyasyon kaynağı kullandılar.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.