Quarrel İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Quarrel İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Quarrel İle İlgili Cümleler

Quarrel Türkçe’de “tartışma, münakaşa” gibi anlamlara gelir. İşte bu kelimeyi kullanarak örnek cümleler:

  1. I had a quarrel with my sister about borrowing her dress. (Kız kardeşimle elbisesini ödünç almak konusunda tartıştık.)
  2. They are having a quarrel over who will pay the bill. (Fatura ödeme konusunda tartışıyorlar.)
  3. Quarrels between siblings are common in every family. (Kardeşler arasındaki tartışmalar her ailede sık görülür.)
  4. The quarrel between the two coworkers disrupted the entire office. (İki iş arkadaşı arasındaki tartışma tüm ofisi altüst etti.)
  5. My parents had a quarrel about where to go for vacation. (Ebeveynlerim tatil için nereye gidecekleri konusunda tartıştılar.)
  6. A small quarrel can sometimes lead to a big fight. (Küçük bir tartışma bazen büyük bir kavgaya dönüşebilir.)
  7. Quarrels often arise from misunderstandings. (Tartışmalar sıklıkla yanlış anlamalardan kaynaklanır.)
  8. My best friend and I had a quarrel over a silly thing. (En iyi arkadaşım ve ben aptalca bir şey yüzünden tartıştık.)
  9. It’s important to resolve quarrels before they escalate. (Tartışmaların büyümeden önce çözümlenmesi önemlidir.)
  10. The quarrel between the neighbors was about a noisy party. (Komşular arasındaki tartışma gürültülü bir partiyle ilgiliydi.)
  11. Quarrels can strain even the strongest relationships. (Tartışmalar bile en sağlam ilişkileri zorlayabilir.)
  12. I regret having a quarrel with my friend over a trivial matter. (Önemsiz bir konu yüzünden arkadaşımla tartıştığım için pişmanım.)
  13. A quarrel can ruin a good mood. (Tartışma iyi bir ruh halini mahvedebilir.)
  14. The quarrel between the two countries led to a war. (İki ülke arasındaki tartışma savaşa yol açtı.)
  15. Quarrels in the workplace can harm productivity. (İş yerindeki tartışmalar üretkenliği olumsuz etkileyebilir.)
  16. A quarrelsome attitude can drive people away. (Tartışmacı bir tavır insanları uzaklaştırabilir.)
  17. We had a quarrel but eventually made up and apologized to each other. (Tartıştık ama sonunda barıştık ve birbirimize özür diledik.)
  18. The quarrel between the coach and the player was resolved with mediation. (Antrenör ve oyuncu arasındaki tartışma arabuluculukla çözüldü.)
  19. Quarrels can be avoided with effective communication. (Tartışmalar etkili iletişim yoluyla önlenebilir.)
  1. The quarrel between the roommates was over cleaning responsibilities. (Oda arkadaşları arasındaki tartışma temizlik sorumluluklarıyla ilgiliydi.)

Overall, quarrels can happen in any type of relationship, and it’s important to handle them with care to avoid escalation and damage to the relationship. Effective communication, active listening, and compromise can all be helpful tools in resolving a quarrel.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.