Putrefy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Putrefy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Putrefy:

Putrefy, çürütmek, bozulmak, kokmak anlamlarına gelen bir fiildir.

1. The body had started to putrefy and emit a foul odor. (Vücut çürümeye başlamış ve kötü bir koku yaymaya başlamıştı.)
2. The meat was left outside for too long and began to putrefy. (Et çok uzun süre dışarıda bırakıldı ve çürümeye başladı.)
3. If you don’t refrigerate the food, it will putrefy quickly. (Yiyecekleri buzdolabına koymazsanız, çabuk bozulur.)
4. The garbage can putrefied in the summer heat. (Çöp tenekesi yaz sıcağında çürüdü.)
5. The wound had putrefied and was infected. (Yara çürümüştü ve enfekte olmuştu.)
6. If you don’t take care of your teeth, they will putrefy and fall out. (Dişlerinize iyi bakmazsanız, çürür ve düşerler.)
7. The fruit had putrefied and was no longer edible. (Meyve çürümüştü ve artık yenilemez hale gelmişti.)
8. The corpse had putrefied beyond recognition. (Cansız beden tanınmayacak kadar çürümüştü.)
9. The milk had putrefied and smelled sour. (Süt çürümüş ve ekşimiş kokuyordu.)
10. The vegetables had putrefied in the refrigerator. (Sebzeler buzdolabında çürümüştü.)
11. The fish had putrefied due to improper storage. (Balık yanlış saklama nedeniyle çürümüştü.)
12. The air in the room putrefied due to lack of ventilation. (Odadaki hava, havalandırma eksikliği nedeniyle çürümüştü.)
13. The cheese had putrefied and was moldy. (Peynir çürümüş ve küflüydü.)
14. The plant putrefied when it was overwatered. (Bitki çok sulandığında çürümeye başladı.)
15. The body of the animal had started to putrefy after it died. (Hayvanın vücudu ölümünden sonra çürümeye başlamıştı.)
16. The soup putrefied because it was left out overnight. (Çorba gece boyunca dışarıda bırak

17. The bread had putrefied and was covered in mold. (Ekmek çürümüş ve küflüydü.)
18. The fruit had putrefied and attracted flies. (Meyve çürümüş ve sinekleri çekmişti.)
19. The sewage system had putrefied and caused a terrible stench in the neighborhood. (Kanalizasyon sistemi çürümüştü ve mahallede korkunç bir koku oluşturmuştu.)
20. The bacteria in the petri dish had putrefied and contaminated the experiment. (Petri kabındaki bakteriler çürümüş ve deneyi kontamine etmişti.)