Punch-Drunk İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Punch-Drunk İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Punch-Drunk Nedir?

Punch-drunk, Türkçe karşılığı ile “boksa bağlı kafa sarsıntısı sendromu” olarak da bilinir. Bu durum, beyne yapılan sürekli darbelerin neden olduğu bir beyin hasarı sonucu ortaya çıkar. Beyindeki hasar nedeniyle, kişi bazı belirtiler sergileyebilir. Bu belirtiler arasında dengesizlik, koordinasyon eksikliği, hafıza sorunları ve konuşma bozuklukları yer alır.

Örnek Cümleler:

  1. I heard that the boxer retired early due to being punch-drunk. (Boksörün punch-drunk olduğu için erken emekli olduğunu duydum.)
  2. The former football player showed signs of punch-drunk syndrome later in life. (Eski futbolcu ilerleyen yaşında punch-drunk sendromu belirtileri gösterdi.)
  3. The boxer suffered from punch-drunk syndrome after years of fighting. (Boksör, yıllarca dövüşmesinin ardından punch-drunk sendromundan muzdaripti.)
  4. The doctor diagnosed the boxer with punch-drunk syndrome. (Doktor boksu bağlı kafa sarsıntısı sendromu teşhisi koydu.)
  5. The boxer’s family noticed a change in his behavior after he became punch-drunk. (Boksörün ailesi, punch-drunk olduktan sonra davranışlarında değişiklik fark etti.)
  6. The retired boxer now suffers from punch-drunk syndrome. (Emekli olan boksör şimdi punch-drunk sendromundan muzdariptir.)
  7. The coach worried that his fighter might become punch-drunk if he kept taking hits. (Antrenör, dövüşçüsünün darbe almaya devam ederse punch-drunk olabileceğinden endişelendi.)
  8. The fighter’s punch-drunk symptoms worsened over time. (Dövüşçünün punch-drunk sendromu belirtileri zamanla kötüleşti.)
  9. The boxer retired early to avoid becoming punch-drunk. (Boksör, punch-drunk olmaktan kaçınmak için erken emekli oldu.)
  10. The medical staff examined the boxer for signs of punch-drunk syndrome. (Sağlık personeli, boksörün punch-drunk sendromu belirtileri açısından muayene etti.)
  11. The boxer’s speech was affected by his punch-drunk syndrome. (Boksörün punch-drunk sendromu nedeniyle konuşması etkilendi.)
  12. The fighter showed signs of punch-drunk syndrome after just a few fights. (Dövüşçü, sadece birkaç dövüşten sonra punch-drunk sendromu belirtileri gösterdi.)
  13. The boxer’s family urged him to retire early due to concerns about punch-drunk syndrome. (Boksörün ailesi, punch-drunk sendromuyla ilgili endişeleri nedeniyle erken emekli olmasını istedi.)
  14. The former boxer’s memory problems were attributed to his punch
  • drunk syndrome. (Eski boksörün hafıza sorunları punch-drunk sendromuna bağlandı.)
  1. The boxer’s balance was affected by his punch-drunk syndrome. (Boksörün punch-drunk sendromu denge sorunlarına neden oldu.)
  2. The coach noticed that his fighter was becoming more punch-drunk with each fight. (Antrenör, dövüşçüsünün her dövüşte daha da punch-drunk olduğunu fark etti.)
  3. The boxer’s retirement was attributed to his punch-drunk syndrome. (Boksörün erken emekliliği punch-drunk sendromuna bağlandı.)
  4. The fighter’s family was concerned about his punch-drunk symptoms. (Dövüşçünün ailesi punch-drunk sendromu belirtileriyle ilgili endişeliydi.)
  5. The medical community is working to better understand and treat punch-drunk syndrome. (Tıp camiası punch-drunk sendromunu daha iyi anlamak ve tedavi etmek için çalışıyor.)
  6. The boxer’s punch-drunk syndrome prevented him from pursuing a career outside of sports. (Boksörün punch-drunk sendromu, spor dışında bir kariyer yapmasını engelledi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.