Protrude İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Protrude İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Protrude

Protrude, “dışarıya doğru çıkmak, çıkıntı yapmak” anlamlarına gelir. İşte, “protrude” kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

  1. The bones of his wrist protruded through the skin. (Bileğinin kemikleri cildin altından dışarı çıkıyordu.)
  2. The shelf protrudes from the wall. (Raf duvardan dışarı çıkıyor.)
  3. Her belly protruded slightly. (Karın bölgesi hafifçe çıkıntı yapmıştı.)
  4. The rock protruded out of the ground. (Kayalar yerden dışarı çıkıyordu.)
  5. The handle protrudes from the side of the suitcase. (Sap valizin yanından dışarı çıkıyor.)
  6. The nail was protruding from the board. (Çivi tahtadan dışarı çıkıyordu.)
  7. His teeth protrude from his lower jaw. (Dişleri alt çenesinden dışarı çıkıyor.)
  8. The wire was protruding from the wall socket. (Tel prizden dışarı çıkıyordu.)
  9. The cliff face protrudes over the sea. (Kayalık yüzü deniz üzerine çıkıyor.)
  10. The animal’s eyes protruded from its skull. (Hayvanın gözleri kafatasından dışarı çıkıyordu.)
  11. A small bump protruded from his forehead. (Alnından küçük bir tümsek çıkıyordu.)
  12. The tree roots protruded above the ground. (Ağaç kökleri yere doğru çıkıyordu.)
  13. The handlebars protrude from the front of the bicycle. (Sele direksiyonu bisikletin önünden dışarı çıkıyor.)
  14. The mole on his neck protrudes slightly. (Boynundaki ben hafifçe çıkıntı yapmıştı.)
  15. The spikes protrude from the top of the fence. (Dikenler çitin üstünden dışarı çıkıyor.)
  16. The bookshelf protrudes into the room. (Kitaplık odaya doğru çıkıntı yapıyor.)
  17. The knob protrudes from the surface of the door. (Tokmak kapının yüzeyinden dışarı çıkıyor.)
  18. The branches protrude from the trunk of the tree. (Dallar ağacın gövdesinden dışarı çıkıyor.)
  19. The tent pegs protrude from the ground. (Çadır çivileri yerden dışarı çıkıyor.)
  20. The shape of the boat’s bow protrudes from the water. (Teknenin burnunun şekli sudan dışarı çıkıyor.)
  1. The snake’s fangs protrude from its mouth. (Yılanın zehir dişleri ağzından dışarı çıkıyor.)
  2. The artist created a 3D effect by protruding certain parts of the painting. (Sanatçı, tablonun belirli kısımlarını dışarıya doğru çıkararak 3 boyutlu bir etki yarattı.)
  3. The nose of the airplane protrudes out of the hangar. (Uçağın burnu hangardan dışarı çıkıyor.)
  4. The boulder protrudes from the ground, creating a natural bench. (Kaya yeri dışarıya doğru çıkıyor, doğal bir bank yaratıyor.)
  5. The antlers of the deer protrude from its head. (Geyiğin boynuzu başından dışarı çıkıyor.)
  6. The architect designed the building with a protruding balcony. (Mimar, binayı dışarıya doğru çıkan bir balkonla tasarladı.)
  7. The tongue can protrude out of the mouth. (Dil ağızdan dışarıya doğru çıkabilir.)
  8. The bolts protruded from the metal plate. (Cıvatalar metal levhadan dışarı çıkıyordu.)
  9. The lizard’s tail protrudes from its body. (Kertenkelenin kuyruğu vücudundan dışarı çıkıyor.)
  10. The foundation of the building protruded from the ground, indicating its age. (Bina temeli yerden dışarı çıktı ve yaşı hakkında fikir verdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.