Pronto İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pronto İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pronto

Pronto, İtalyanca’da “hemen” veya “derhal” anlamına gelir. İngilizcede de benzer anlamlarla kullanılır. İşte kullanım örnekleri:

1. I need this report pronto! (Raporu hemen ihtiyacım var!)
2. Can you come to my office pronto? (Ofisime derhal gelebilir misin?)
3. We have to leave pronto or we’ll miss our flight. (Hemen çıkmalıyız yoksa uçuşumuzu kaçırırız.)
4. Pronto delivery is available for an extra fee. (Ek ücret karşılığında hemen teslimat yapılabilir.)
5. Pronto is the fastest way to get your laundry done. (Pronto, çamaşırlarınızı yaptırmak için en hızlı yol.)
6. Please respond to my email pronto. (Lütfen e-postama hemen cevap verin.)
7. The fire department arrived pronto and put out the fire. (İtfaiye hemen geldi ve yangını söndürdü.)
8. Pronto Pizza is my favorite restaurant. (Pronto Pizza, favori restoranım.)
9. Pronto Express offers same-day shipping. (Pronto Express, aynı gün kargo hizmeti sunar.)
10. We need to fix the printer pronto before the meeting starts. (Toplantı başlamadan önce yazıcıyı hemen tamir etmemiz gerekiyor.)
11. Pronto services are available 24/7. (Pronto hizmetleri 7/24 mevcuttur.)
12. The mechanic fixed my car pronto. (Tamirci arabamı hemen tamir etti.)
13. Pronto Market is open until midnight. (Pronto Market gece yarısına kadar açıktır.)
14. Please finish your homework pronto. (Lütfen ödevinizi hemen bitirin.)
15. Pronto Cleaning provides eco-friendly cleaning solutions. (Pronto Cleaning, çevre dostu temizlik çözümleri sunar.)
16. We need to evacuate this building pronto. (Bu binayı hemen tahliye etmemiz gerekiyor.)
17. Pronto Towing is the most reliable towing company in town. (Pronto Towing, şehirde en güvenilir çekici şirketidir.)
18. You need to see a doctor pronto. (Bir doktoru hemen görmelisiniz.)
19. Pronto Catering can provide delicious food for your event. (Pronto Catering, etkinliğiniz için lezzetli yiyecekler sağlayabilir.)
20. I’ll be back with your order pronto. (Siparişinizi hemen geri getireceğim.)

21. The customer service representative promised to resolve my issue pronto. (Müşteri hizmetleri temsilcisi sorunumu hemen çözeceğine söz verdi.)
22. Pronto Print offers high-quality printing services. (Pronto Print, yüksek kaliteli baskı hizmetleri sunar.)
23. The police arrived on the scene pronto after receiving the emergency call. (Acil arama sonrası, polis olay yerine hemen geldi.)
24. Pronto Movers helped us move our furniture quickly and efficiently. (Pronto Movers, mobilyalarımızı hızlı ve etkili bir şekilde taşımamıza yardımcı oldu.)
25. Please clean up this mess pronto. (Bu karışıklığı hemen temizleyin lütfen.)
26. Pronto Lube can change your oil and have you back on the road in no time. (Pronto Lube, yağınızı değiştirebilir ve sizi kısa sürede yola çıkartabilir.)
27. We need to order more supplies pronto or we’ll run out. (Hemen daha fazla malzeme sipariş etmemiz gerekiyor yoksa tükenir.)
28. Pronto Pharmacy offers fast prescription filling services. (Pronto Pharmacy, hızlı reçete doldurma hizmetleri sunar.)
29. Please bring me a glass of water pronto. (Lütfen bana hemen bir bardak su getirin.)
30. Pronto Auto Repair can fix your car’s engine problems quickly. (Pronto Auto Repair, arabaların motor sorunlarını hızlı bir şekilde çözebilir.)