Probable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Probable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Probable

Probable, muhtemel, olası anlamlarına gelir. Bir şeyin gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğunu ifade eder.

Örnek cümleler:

1. The probable outcome of the exam is that she will pass with flying colors. (Muhtemel sonuç olarak, sınavı uçarak geçeceği tahmin ediliyor.)
2. It is probable that it will rain tomorrow. (Yarın yağmur yağması olası.)
3. The probable cause of the accident was the driver’s negligence. (Kaza muhtemel sebebi, sürücünün ihmaliydi.)
4. It is probable that he will be late for the meeting. (Toplantıya geç kalması olası.)
5. The probable reason for his absence is that he is sick. (O’nun yokluğunun muhtemel sebebi, hastalanmasıdır.)
6. It is probable that they will win the game. (Oyunu kazanmaları olası.)
7. The probable source of the problem is a software glitch. (Sorunun muhtemel kaynağı, yazılım hatasıdır.)
8. It is probable that she will get the job, as she has all the necessary qualifications. (İşe alınması muhtemel, çünkü gerekli tüm niteliklere sahip.)
9. The probable outcome of the negotiations is a compromise. (Müzakerelerin muhtemel sonucu, bir uzlaşma olacaktır.)
10. It is probable that they will cancel the event due to bad weather. (Kötü hava koşulları nedeniyle etkinliği iptal etmeleri olası.)
11. The probable consequence of his actions will be a fine. (Eylemlerinin muhtemel sonucu, bir para cezası olacaktır.)
12. It is probable that the new product will be a big success. (Yeni ürünün büyük bir başarı olması olası.)
13. The probable explanation for the noise is that there is construction work going on nearby. (Gürültünün muhtemel açıklaması, yakınlarda inşaat çalışması olmasıdır.)
14. It is probable that he will get a promotion, as he has been doing an excellent job. (Terfi etmesi olası, çünkü harika bir iş çıkarmıştır.)
15. The probable outcome of the court case is uncertain at this point. (Dava sonucunun muhtemel olduğu noktada belirsiz.)
16. It is probable that they will need more time to complete the project. (Projenin tamamlanması için daha fazla zaman gerektirmesi olası.)
17. The probable solution to the problem is to restart the computer. (Sorunun muhtemel çözümü, bilgisayarı yeniden başlatmaktır.)
18. It is probable that the company will go bankrupt if they don’t make some changes. (Değişiklik yapmazlarsa şirketin iflas etmesi olası.)
19. The probable cause of his illness is a virus. (Hastalığının muhtemel sebebi bir virüstür.)
20. It is probable that the

meeting will be postponed due to scheduling conflicts. (Toplantının zamanlama çakışmaları nedeniyle ertelenmesi olasıdır.)