Primordial İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Primordial İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Primordial: İlk çağlara ait, varlıkların ilk zamanlarına ait anlamına gelen bir sıfat.

Örnek Cümleler:

  1. The primordial ocean covered most of the earth’s surface.
    (İlkçağlarda, okyanuslar dünyanın büyük bir bölümünü kaplıyordu.)

  2. The primordial forest is home to many endangered species.
    (İlkçağlarda kalan ormanlar, pek çok tehlike altındaki türün yaşam alanıdır.)

  3. The primordial bacteria were the first life forms on earth.
    (İlkçağlarda kalan bakteriler, dünyadaki ilk yaşam formlarıydı.)

  4. The primordial soup theory suggests that life originated from a mixture of organic compounds.
    (İlkçağlarda kalan çorba teorisi, hayatın organik bileşiklerin karışımından kaynaklandığını öne sürer.)

  5. The primordial landscape of the Grand Canyon is breathtakingly beautiful.
    (Grand Canyon’un ilkçağlarda kalan manzarası nefes kesici güzelliğe sahiptir.)

  6. The primordial gods of ancient Greece were believed to be responsible for the creation of the universe.
    (Antik Yunan’ın ilkçağlarda kalan tanrıları, evrenin yaratılmasından sorumlu olduğuna inanılıyordu.)

  7. The primordial sound of the universe is believed to be the sound of Om in Hinduism.
    (Hint inancına göre evrenin ilkçağlarda kalan sesi, Om sesidir.)

  8. The primordial sun was much dimmer than the sun we know today.
    (İlkçağlarda kalan güneş, bugün bildiğimiz güneşten çok daha soluktu.)

  9. The primordial language spoken by our ancient ancestors is no longer spoken today.
    (Atalarımızın ilkçağlarda konuştuğu dil, artık günümüzde konuşulmamaktadır.)

  10. The primordial traditions of indigenous people have been passed down from generation to generation.
    (Yerli halkların ilkçağlarda kalan gelenekleri, nesilden nesile aktarılmıştır.)

  11. The primordial instinct of survival is inherent in all living beings.
    (Tüm canlı varlıklarda, hayatta kalma güdüsü ilkçağlarda kalmıştır.)

  12. The primordial fear of darkness is a common phobia among many people.
    (Karanlığın ilkçağlarda kalan korkusu, birçok insan arasında yaygın bir fobi olarak bilinir.)

  13. The primordial myth of the flood is found in many cultures around the world.
    (Tufanın ilkçağlarda kalan miti, dünya genelinde birçok kültürde bulunur.)

  14. The primordial elements of earth, air, fire, and water are the building blocks of the universe.
    (İlkçağlarda kalan toprak, hava, ateş ve su gibi unsurlar, evrenin yapı taşlarıdır.)

  15. The primordial ritual of sacrifice was practiced in many ancient civilizations.
    (Çok eski uygarlıklarda, kurban verme ilkçağlarda kalan

gelen bir ritüeldi.)

  1. The primordial power of the sun is harnessed by solar panels to provide renewable energy.
    (Güneşin ilkçağlarda kalan gücü, yenilenebilir enerji sağlamak için güneş panelleri tarafından kullanılır.)

  2. The primordial art of cave painting is evidence of early human creativity.
    (Mağara resimleriyle ilgili ilkçağlarda kalan sanat, erken insan yaratıcılığının kanıtıdır.)

  3. The primordial knowledge of herbal medicine has been used for centuries to treat various ailments.
    (Bitkisel tıbbın ilkçağlarda kalan bilgisi, çeşitli hastalıkları tedavi etmek için yüzyıllardır kullanılmaktadır.)

  4. The primordial culture of the indigenous people is in danger of disappearing due to modernization and globalization.
    (Yerli halkların ilkçağlarda kalan kültürü, modernleşme ve küreselleşme nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.)

  5. The primordial oceanic creatures that lived millions of years ago can be seen as fossils in museums.
    (Milyonlarca yıl önce yaşayan ilkçağlarda kalan okyanus canlıları, müzelerde fosil olarak görülebilir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.