Prig İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Prig İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Prig İle İlgili İngilizce Cümleler


Prig kelimesi Türkçede “kibirli, ukala, kendini beğenmiş” anlamlarına gelir. İşte prig kelimesinin İngilizce cümlelerde kullanımı için örnekler:

Örnek Cümleler:


1. He’s such a prig, he always thinks he’s better than everyone else. (O kendini beğenmiş birisi, her zaman herkesten daha iyi olduğunu düşünür.)
2. Don’t be such a prig, it’s just a joke. (Öyle kibirli olma, sadece bir şaka.)
3. She’s a real prig about her clothes, they always have to be designer. (Giysileri konusunda gerçekten kendini beğenmiş, her zaman tasarımcı olmak zorunda.)
4. He acted like a prig when he refused to eat the food we offered. (O, sunduğumuz yemeği reddettiğinde kendini beğenmiş gibi davrandı.)
5. She’s always correcting people’s grammar, she’s such a prig. (Sürekli insanların dilbilgisi hatalarını düzeltiyor, o kadar kendini beğenmiş.)
6. He’s a bit of a prig when it comes to music, he only likes classical. (Müzik konusunda biraz kendini beğenmiş, sadece klasik müzikleri seviyor.)
7. I can’t stand the way he talks down to me, he’s such a prig. (Bana karşı konuşma şeklini kaldıramıyorum, o kadar kendini beğenmiş.)
8. She’s a prig about healthy eating, she never eats anything processed. (Sağlıklı yemek konusunda kendini beğenmiş, asla işlenmiş bir şey yemez.)
9. He’s a prig when it comes to manners, he thinks everyone should behave like royalty. (Davranışlar konusunda kendini beğenmiş, herkesin kraliyet gibi davranması gerektiğini düşünüyor.)
10. She’s always criticizing people’s taste in movies, she’s such a prig. (İnsanların film tadı hakkında sürekli eleştiriyor, o kadar kendini beğenmiş.)
11. He’s a prig when it comes to hygiene, he always has to be clean. (Hijyen konusunda kendini beğenmiş, her zaman temiz olmak zorunda.)
12. She’s a prig about punctuality, she always shows up early. (Zamanlama konusunda kendini beğenmiş, her zaman erken gelir.)
13. He’s a prig when it comes to fashion, he only wears designer clothes. (Moda konusunda kendini beğenmiş, sadece tasarımcı giyiyor.)
14. She’s a prig about spelling, she always corrects people’s spelling mistakes. (Yazım konusunda kendini beğenmiş, sürekli insanların yazım hatalarını düzeltiyor.)
15. He’s such a prig, he always talks down

  1. She’s a prig when it comes to table manners, she always uses proper etiquette. (Yemek masası davranışları konusunda kendini beğenmiş, her zaman doğru etiket kullanır.)
  2. He’s a prig about his work, he always thinks he knows best. (İş konusunda kendini beğenmiş, her zaman en iyi bilen kendisiymiş gibi davranır.)
  3. She’s a prig when it comes to language, she always insists on using proper grammar. (Dil konusunda kendini beğenmiş, her zaman doğru dilbilgisi kullanmakta ısrar eder.)
  4. He’s such a prig, he won’t even consider other people’s opinions. (O kadar kendini beğenmiş ki, diğer insanların fikirlerini bile düşünmez.)
  5. She’s a prig about her social status, she only associates with people of a certain class. (Sosyal statü konusunda kendini beğenmiş, sadece belirli bir sınıftan insanlarla ilişki kurar.)

Türkçe Karşılıkları:


1. Kendini beğenmiş
2. Kibirli
3. Giyim konusunda kendini beğenmiş
4. Kendini beğenmiş
5. Dil konusunda kendini beğenmiş
6. Müzik konusunda kendini beğenmiş
7. Kendini beğenmiş
8. Sağlıklı beslenme konusunda kendini beğenmiş
9. Davranışlar konusunda kendini beğenmiş
10. Film tadı konusunda kendini beğenmiş
11. Hijyen konusunda kendini beğenmiş
12. Zamanlama konusunda kendini beğenmiş
13. Moda konusunda kendini beğenmiş
14. Yazım konusunda kendini beğenmiş
15. Kendini beğenmiş
16. Yemek masası davranışları konusunda kendini beğenmiş
17. İş konusunda kendini beğenmiş
18. Dil konusunda kendini beğenmiş
19. Kendini beğenmiş
20. Sosyal statü konusunda kendini beğenmiş

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.