Preestablished İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Preestablished İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Preestablished Nedir?

Preestablished kelimesi, önceden belirlenmiş, önceden kurulmuş veya önceden var olan anlamlarına gelmektedir.

İşte preestablished kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

  1. The preestablished rules of the game cannot be changed now. (Oyunun önceden belirlenmiş kuralları şimdi değiştirilemez.)
  2. The preestablished agreement between the two companies has been broken. (İki şirket arasındaki önceden kurulmuş anlaşma bozuldu.)
  3. The preestablished plan for the project was executed flawlessly. (Proje için önceden belirlenmiş plan hatasız bir şekilde uygulandı.)
  4. The preestablished tradition has been followed for generations. (Önceden var olan gelenek nesiller boyunca takip edildi.)
  5. The preestablished itinerary for the trip was changed due to unforeseen circumstances. (Yolculuk için önceden belirlenmiş rota, beklenmedik durumlar nedeniyle değiştirildi.)
  6. The preestablished hierarchy in the company was disrupted by the new CEO. (Yeni CEO tarafından şirketteki önceden belirlenmiş hiyerarşi bozuldu.)
  7. The preestablished curriculum for the course was revised to include new material. (Ders için önceden belirlenmiş müfredat, yeni materyalleri içerecek şekilde revize edildi.)
  8. The preestablished process for handling customer complaints was not followed in this case. (Müşteri şikayetleriyle ilgili önceden belirlenmiş süreç bu durumda takip edilmedi.)
  9. The preestablished seating arrangement for the wedding reception was rearranged to accommodate more guests. (Düğün resepsiyonu için önceden belirlenmiş oturma düzeni, daha fazla misafiri ağırlamak için yeniden düzenlendi.)
  10. The preestablished rules for the tournament were strictly enforced. (Turnuva için önceden belirlenmiş kurallar sıkı bir şekilde uygulandı.)
  11. The preestablished deadline for the project was met despite the challenges. (Zorluklara rağmen proje için önceden belirlenmiş olan son tarih tutuldu.)
  12. The preestablished protocol for emergencies was followed during the evacuation. (Tahliye sırasında acil durumlar için önceden belirlenmiş protokol takip edildi.)
  13. The preestablished

budget for the year was not sufficient to cover unexpected expenses. (Yıl için önceden belirlenmiş bütçe beklenmedik masrafları karşılamak için yeterli değildi.)
14. The preestablished system for handling customer orders was efficient and streamlined. (Müşteri siparişlerini yönetmek için önceden belirlenmiş sistem etkili ve verimliydi.)

  1. The preestablished rules for the debate were designed to ensure fairness. (Debat için önceden belirlenmiş kurallar adil bir şekilde yapılmasını sağlamak için tasarlandı.)
  2. The preestablished guidelines for employee behavior were clearly outlined in the employee handbook. (Çalışan davranışları için önceden belirlenmiş yönergeler, çalışan el kitabında açıkça belirtilmişti.)
  3. The preestablished training program for new hires was comprehensive and effective. (Yeni işe alımlar için önceden belirlenmiş eğitim programı kapsamlı ve etkiliydi.)
  4. The preestablished schedule for the conference was packed with informative sessions. (Konferans için önceden belirlenmiş program bilgilendirici oturumlarla doluydu.)
  5. The preestablished rules for the charity event were designed to maximize donations. (Hayırseverlik etkinliği için önceden belirlenmiş kurallar bağışları maksimize etmek için tasarlandı.)
  6. The preestablished standards for product quality were consistently met by the manufacturer. (Ürün kalitesi için önceden belirlenmiş standartlar üretici tarafından sürekli olarak karşılandı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.