Posse İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Posse İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Posse: Arkadaş grubu, çete

1. My posse and I are going to the movies tonight. (Benim çetem ve ben bu akşam sinemaya gidiyoruz.)
2. The posse rode into town on horseback. (Çete atlarıyla kasabaya girdi.)
3. He was arrested by a posse of police officers. (O, bir polis çetesince tutuklandı.)
4. She joined a posse of volunteers to help with the community clean-up. (Topluluk temizliğine yardım etmek için gönüllülerden oluşan bir çeteye katıldı.)
5. The posse tracked the fugitive through the forest. (Çete, kaçak olanı ormanın içinden takip etti.)
6. They formed a posse to search for the missing hiker. (Kayıp yürüyüşçüyü aramak için bir çete oluşturdular.)
7. The posse chased the bank robbers through the city streets. (Çete, banka soyguncularını şehir sokaklarında kovaladı.)
8. The posse gathered at the saloon for a drink after a long day’s work. (Uzun bir günün ardından çete, barda içki için toplandı.)
9. The posse rode out at dawn to round up the cattle. (Çete, sığırları toplamak için şafakta yola çıktı.)
10. The sheriff organized a posse to capture the outlaw. (Şerif, kanunsuzu yakalamak için bir çete oluşturdu.)
11. Her posse of fashionistas always wore the latest trends. (Moda tutkunu çetesinin her zaman en son trendleri giydiği gözlemlendi.)
12. The posse of children ran through the park, playing and laughing. (Çocuk çetesi parkta oynayarak ve gülerek koştular.)
13. The posse of fans waited outside the stadium for a glimpse of their favorite athlete. (Hayranlar çetesi, favori sporcularını görebilmek için stadyumun dışında bekledi.)
14. The posse of musicians played a lively tune on the street corner. (Müzisyenler çetesi, sokak köşesinde canlı bir şarkı çaldı.)
15. The posse of detectives worked tirelessly to solve the case. ( Dedektifler çetesi, olayı çözmek için yorulmadan çalıştı.)
16. He always traveled with a posse of bodyguards for protection. (Koruması için her zaman bir güvenlik görevlisi çetesiyle seyahat ederdi.)
17. The posse of protestors marched through the city streets, demanding justice. (Protestocular çetesi, adalet talep ederek şehir sokaklarında yürüdü.)
18. The posse of friends gathered around the campfire, sharing stories and memories. (Arkadaşlar çetesi, ateş başında hikayelerini ve anılarını paylaştı.)
19. The posse of students worked together to prepare for the upcoming exam. (Öğrenci çetesi, yaklaşan sınav için birlikte çalıştı.)
20. The posse of chefs prepared a

delicious feast for the guests at the restaurant. (Aşçılar çetesi, restorandaki misafirler için lezzetli bir şölen hazırladı.)