Pilfer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pilfer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pilfer İle İlgili Cümleler

Pilfer Türkçe anlamıyla “çalmak, hırsızlık yapmak” anlamına gelir. Aşağıda pilfer kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle yer almaktadır:

  1. He was caught pilfering office supplies. (Ofis malzemeleri çalarken yakalandı.)
  2. The maid was accused of pilfering jewelry from the guest’s room. (Hizmetçi, konuğun odasından mücevher çalmakla suçlandı.)
  3. The homeless man pilfered food from the garbage can. (Evsiz adam, çöp kutusundan yiyecek çaldı.)
  4. She pilfered money from her roommate’s wallet. (Oda arkadaşının cüzdanından para çaldı.)
  5. The thief pilfered a valuable painting from the museum. (Hırsız, müzeden değerli bir tablo çaldı.)
  6. The children were caught pilfering candy from the store. (Çocuklar, mağazadan şeker çalarken yakalandı.)
  7. He pilfered some office supplies from his workplace. (İş yerinden bazı ofis malzemeleri çaldı.)
  8. The shop owner suspected one of the employees of pilfering money from the cash register. (Dükkan sahibi, bir çalışanın kasa makinesinden para çaldığından şüphelendi.)
  9. She was fired for pilfering merchandise from the store. (Mağazadan mal çalmakla suçlandığı için işten çıkarıldı.)
  10. The pickpocket was caught pilfering wallets on the crowded street. (Caddede kalabalıkta cüzdan çalarken yakalanan yankesici.)
  11. The thief pilfered valuable antiques from the museum’s collection. (Hırsız, müzenin koleksiyonundan değerli antikalar çaldı.)
  12. The maid was fired for pilfering silverware from the guest’s room. (Hizmetçi, konuğun odasından gümüş takımları çaldığı için işten çıkarıldı.)
  13. The worker was caught pilfering copper wire from the construction site. (İşçi, inşaat alanından bakır tel çalarken yakalandı.)
  14. The thief pilfered a diamond necklace from the jewelry store. (Hırsız, mücevher mağazasından bir elmas kolye çaldı.)
  15. She was caught pilfering makeup from the department store. (Bir mağazadan makyaj malzemeleri çalarken yakalandı.)
  16. The burglar pilfered electronics from the home. (Hırsız, evden elektronik eşyalar çaldı.)
  17. The office manager caught an employee pilfering money from the petty cash. (Ofis yöneticisi, bir çalışanın küçük nakit paraları çaldığını fark etti.)
  18. The thief pilfered a rare book from the library. (Hırsız, kütüphaneden nadir bir kitap çaldı.)
  19. The suspect
  1. The suspect was caught pilfering jewelry from a pawnshop. (Şüpheli, bir rehinci dükkanından mücevher çalarken yakalandı.)
  2. The young boy was scolded for pilfering cookies from the kitchen. (Küçük çocuk, mutfağa girip kurabiye çalmakla azarlandı.)

Türkçe Karşılığı: çalmak, hırsızlık yapmak.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.