Philanthropy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Philanthropy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Philanthropy Nedir?

Philanthropy, insanların topluma ve insanlığa yardım etmek amacıyla para, zaman, beceri veya diğer kaynaklarını bağışlaması veya kullanmasıdır.

Örnek Cümleler:

1. Philanthropy is important because it helps improve the lives of others. (Filantropi, diğerlerinin yaşamını iyileştirmeye yardımcı olduğu için önemlidir.)
2. The billionaire’s philanthropy helped build a new hospital in the city. (Milyarder’in filantropisi, şehirde yeni bir hastane inşa etmeye yardımcı oldu.)
3. She has a passion for philanthropy and regularly donates to various charities. (O, filantropiye olan tutkusuyla düzenli olarak çeşitli hayır kurumlarına bağış yapıyor.)
4. The company’s philanthropic efforts include funding educational programs for underprivileged youth. (Şirketin filantropik çabaları, dezavantajlı gençler için eğitim programlarını finanse etmeyi içerir.)
5. His philanthropy has had a significant impact on the local community. (Onun filantropisi, yerel toplum üzerinde önemli bir etkiye sahiptir.)
6. Many celebrities use their wealth for philanthropic purposes. (Birçok ünlü, zenginliklerini filantropik amaçlar için kullanır.)
7. The foundation is dedicated to promoting philanthropy and social responsibility. (Vakıf, filantropiyi ve sosyal sorumluluğu teşvik etmeye adanmıştır.)
8. We are grateful for the philanthropic contributions of our donors. (Bağışçılarımızın filantropik katkılarından minnettarız.)
9. The university has a long history of philanthropy and community service. (Üniversitenin, filantropi ve toplum hizmeti konusunda uzun bir geçmişi var.)
10. She founded a philanthropic organization to help combat poverty. (O, yoksulluğa karşı mücadele etmeye yardımcı olmak için bir filantropik organizasyon kurdu.)
11. The company’s philanthropic efforts are focused on environmental sustainability. (Şirketin filantropik çabaları, çevresel sürdürülebilirliğe odaklanmıştır.)
12. The community center relies on philanthropic donations to provide services to those in need. (Toplum merkezi, ihtiyaç sahiplerine hizmet vermek için filantropik bağışlara güvenir.)
13. The foundation’s philanthropic work has helped improve healthcare in the region. (Vakfın filantropik çalışmaları, bölgedeki sağlık hizmetler

14. She has made a significant philanthropic contribution to support cancer research. (O, kanser araştırmalarını desteklemek için önemli bir filantropik katkıda bulundu.)
15. The non-profit organization relies on philanthropy to fund their operations. (Kâr amacı gütmeyen organizasyon, faaliyetlerini finanse etmek için filantropiye güvenir.)
16. His philanthropic efforts have helped provide clean water to communities in developing countries. (Onun filantropik çabaları, gelişmekte olan ülkelerdeki toplumlara temiz su sağlamaya yardımcı oldu.)
17. The company’s philanthropic initiatives include supporting local arts programs. (Şirketin filantropik girişimleri, yerel sanat programlarını desteklemeyi içerir.)
18. The family’s philanthropy has led to the establishment of several scholarships for low-income students. (Ailenin filantropisi, düşük gelirli öğrenciler için birkaç bursun kurulmasına yol açtı.)
19. She believes that philanthropy is an important part of being a responsible citizen. (O, sorumlu bir vatandaş olmanın önemli bir parçasının filantropi olduğuna inanıyor.)
20. The organization recognized his philanthropic contributions with an award. (Organizasyon, onun filantropik katkılarını bir ödülle takdir etti.)