Phial İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Phial İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Phial Nedir?

Phial Türkçe karşılığı olarak “flakon” olarak bilinir. Bu kelime genellikle ilaç, parfüm veya diğer sıvı maddelerin depolanması ve saklanması için kullanılan küçük cam veya plastik bir kap anlamında kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. I found a phial of perfume on the dresser. (Dresserin üzerinde bir parfüm şişesi buldum.)
  2. The phial contained a small amount of medicine. (Flakon küçük bir miktar ilaç içeriyordu.)
  3. The alchemist carefully poured the potion into a phial. (Simyacı iksiri dikkatlice bir flakona döktü.)
  4. She held the phial up to the light to examine its contents. (İçeriğini incelemek için flakonu ışığa tuttu.)
  5. The phial slipped from his hand and shattered on the floor. (Flakon elinden kaydı ve yere düşerek kırıldı.)
  6. The phial had a label with the name of the medicine. (Flakonun üzerinde ilacın adı yazılı bir etiket vardı.)
  7. The scientist used a phial to store the DNA samples. (Bilim adamı, DNA örneklerini saklamak için bir flakon kullandı.)
  8. The perfume in the phial was too strong for her. (Flakondaki parfüm onun için çok güçlüydü.)
  9. She carefully uncorked the phial to smell the perfume. (Parfümü koklamak için flakonun kapağını dikkatlice çıkardı.)
  10. The phial of medicine had explicit instructions for use. (İlaç flakonu kullanım için açık talimatlar içeriyordu.)
  11. The phial was securely closed with a rubber stopper. (Flakon, kauçuk bir tıpaya ile güvenli bir şekilde kapatılmıştı.)
  12. He used a phial to transport the blood sample to the lab. (Kan örneğini laboratuvara taşımak için bir flakon kullandı.)
  13. The apothecary carefully labeled each phial of potion. (Eczacı, her iksir flakonunu dikkatlice etiketledi.)
  14. The phial of perfume was her favorite scent. (Parfümün flakonu, en sevdiği kokusuydu.)
  15. The phial was too small to hold all of the medicine. (Flakon, tüm ilacı içerecek kadar büyük değildi.)
  16. He used a phial of holy water to bless the church. (Kiliseyi kutsamak için bir kutsal su flakonu kullandı.)
  17. The phial of poison was hidden in the drawer. (Zehir flakonu, çekmecede saklanmıştı.)
  18. She carefully poured the liquid into the phial using a funnel. (Trambolin kullanarak sıvıyı dikkatlice bir flakona döktü.)
  19. The phial of perfume was eleg

antly decorated with intricate designs. (Parfümün flakonu karmaşık tasarımlarla süslenmişti.)
20. The phial of medicine was accidentally left behind at the hotel. (İlaç flakonu otelde yanlışlıkla geride bırakıldı.)

Türkçe Karşılıkları:

  1. Dresserin üzerinde bir parfüm şişesi buldum.
  2. Flakon küçük bir miktar ilaç içeriyordu.
  3. Simyacı iksiri dikkatlice bir flakona döktü.
  4. İçeriğini incelemek için flakonu ışığa tuttu.
  5. Flakon elinden kaydı ve yere düşerek kırıldı.
  6. Flakonun üzerinde ilacın adı yazılı bir etiket vardı.
  7. Bilim adamı, DNA örneklerini saklamak için bir flakon kullandı.
  8. Flakondaki parfüm onun için çok güçlüydü.
  9. Parfümü koklamak için flakonun kapağını dikkatlice çıkardı.
  10. İlaç flakonu kullanım için açık talimatlar içeriyordu.
  11. Flakon, kauçuk bir tıpaya ile güvenli bir şekilde kapatılmıştı.
  12. Kan örneğini laboratuvara taşımak için bir flakon kullandı.
  13. Eczacı, her iksir flakonunu dikkatlice etiketledi.
  14. Parfümün flakonu, en sevdiği kokusuydu.
  15. Flakon, tüm ilacı içerecek kadar büyük değildi.
  16. Kiliseyi kutsamak için bir kutsal su flakonu kullandı.
  17. Zehir flakonu, çekmecede saklanmıştı.
  18. Trambolin kullanarak sıvıyı dikkatlice bir flakona döktü.
  19. Parfümün flakonu karmaşık tasarımlarla süslenmişti.
  20. İlaç flakonu otelde yanlışlıkla geride bırakıldı.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.