Petulance İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Petulance İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Petulance Nedir?

Petulance, çocuksu bir huysuzluk veya kolayca kızma, ters tepme veya küçük bir şey için aşırı tepki gösterme gibi olumsuz davranışlar sergilemek anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

1. She showed petulance when her sister borrowed her dress without asking.

   Kardeşi izinsiz elbisesini ödünç aldığında petulance gösterdi.

2. The toddler threw a fit of petulance when he couldn’t get his favorite toy.

   Favori oyuncaklarına ulaşamayınca, küçük çocuk petulance krizine girdi.

3. My boss displayed petulance when I asked for time off.

   İzin istediğimde patronum petulance sergiledi.

4. The athlete showed petulance when he lost the game.

   Oyunu kaybettiğinde sporcu petulance gösterdi.

5. Her petulance annoyed her friends.

   Arkadaşlarını sinirlendiren onun petulance davranışlarıydı.

6. He was criticized for his petulance by his co-workers.

   İş arkadaşları tarafından petulance davranışları nedeniyle eleştirildi.

7. The child’s petulance often resulted in him being sent to his room.

   Çocuğun petulance davranışları genellikle odasına gönderilmesine neden oldu.

8. The actress’s petulance was well-known in Hollywood.

   Oyuncunun petulance davranışları Hollywood’da iyi biliniyordu.

9. The politician’s petulance cost him votes in the election.

   Politikacının petulance davranışları seçimlerde ona oy kaybettirdi.

10. The teacher had no patience for petulance in her classroom.

    Öğretmenin sınıfında petulance davranışlarına tahammülü yoktu.

11. His petulance was a result of his lack of sleep.

    Petulance davranışları uyku eksikliğinden kaynaklandı.

12. The customer’s petulance made it difficult for the salesperson to help them.

    Müşterinin petulance davranışları satış elemanına yardım etmesini zorlaştırdı.

13. The team captain’s petulance caused tension among the players.

    Takım kaptanının petulance davranışları oyuncular arasında gerilime neden oldu.

14. Her petulance was a sign of her immaturity.

    Petulance davranışları, olgunlaşmamışlığının bir işaretiydi.

15. The manager’s petulance resulted in a high employee turnover rate.

    Yöneticinin petulance davranışları, yüksek bir çalışan devir hızına neden oldu.

16. The child’s petulance was a result of being overtired.

    Çocuğun petulance davranışları yorgunluğundan kaynaklandı.

17. She apologized for her petulance after realizing she had overreacted.

    Aşırı tepki verdiğini fark edince petulance davranışları için özür diledi.

18. The student’s petulance caused a disruption in class.

    Öğrencinin petulance davranışları sınıfta bir aksaklığa neden oldu.

19. The CEO’s petulance was a reflection of his stress level.

    CEO’nun petulance davranışları, stres seviyesinin bir yansımasıydı.

20. The athlete’s petulance led to his disqualification from the race.

    Sporcunun petulance davranışları, yarıştan diskalifiye edilmesine neden oldu.

21. The petulance of the customers caused a delay in the checkout line.

    Müşterilerin petulance davranışları, ödeme sırasında gecikmeye neden oldu.

22. Her petulance made it difficult to have a constructive conversation.

    Petulance davranışları yapıcı bir konuşma yapmayı zorlaştırdı.