Perplex İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Perplex İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Perplex Nedir?

Perplex kelimesi “şaşırtmak, karıştırmak, kafasını karıştırmak” gibi anlamlara gelir. Bir kişiyi ya da bir durumu anlamakta zorluk çekmek veya karışıklık yaratmak için kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. The instructions were so perplexing that I had to ask for help. ( Talimatlar o kadar karışıktı ki yardım istemek zorunda kaldım.)
2. He was perplexed by the sudden change in plans. ( Planlardaki ani değişiklik onu şaşırttı.)
3. The math problem perplexed me for hours. (Matematik sorusu beni saatlerce şaşırttı.)
4. I’m perplexed as to why he would do something like that. (Neden böyle bir şey yapacağına dair şaşkınlığımı gizleyemiyorum.)
5. The strange behavior of the dog perplexed the vet. (Köpeğin tuhaf davranışı veterineri şaşırttı.)
6. The mystery surrounding the missing painting has perplexed investigators. (Kayıp tabloyla ilgili gizem araştırmacıları şaşırttı.)
7. The contradictory statements from the witnesses left the jury perplexed. (Tanıkların çelişkili ifadeleri jüriyi şaşırttı.)
8. The sudden silence of the phone perplexed her. (Telefonun aniden sessiz kalması onu şaşırttı.)
9. The complexity of the situation perplexed everyone involved. (Durumun karmaşıklığı herkesi şaşırttı.)
10. I am perplexed by the lack of progress in our project. (Proje de ilerlemenin olmaması beni şaşırtıyor.)
11. The child’s behavior perplexed his parents. (Çocuğun davranışları ebeveynlerini şaşırttı.)
12. The mystery of the missing keys perplexed the whole family. (Kayıp anahtarların gizemi tüm aileyi şaşırttı.)
13. The unexpected arrival of the guests perplexed the host. (Misafirlerin beklenmedik gelişi ev sahibini şaşırttı.)
14. The professor’s lecture was so perplexing that many students had trouble following it. (Profesörün dersi o kadar karmaşıktı ki birçok öğrenci takip etmekte zorlandı.)
15. The sudden disappearance of the ship has perplexed the coast guard. (Geminin aniden kaybolması sahil güvenliği şaşırttı.)
16. The complexity of the legal documents perplexed the lawyer. (Hukuki belgelerin karmaşıklığı avukatı şaşırttı.)
17. The strange noise coming from the attic perplexed the homeowner. (Çatı katından gelen garip ses ev sahibini şaşırttı.)
18. The sudden change in the weather has perplexed the meteorologists. (Hava durumundaki ani değişiklik meteorologları şaşırttı.)
19. The unexpected turn

of events perplexed everyone in the room. (Olayların beklenmedik şekilde gelişmesi herkesi şaşırttı.)
20. The foreign language spoken by the tourist perplexed the locals. (Turistin konuştuğu yabancı dil yerlileri şaşırttı.)