Perniciously İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Perniciously İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Perniciously Kelimesi

Perniciously kelimesi “zararlı bir şekilde” anlamına gelir.

Örnek cümleler:

  1. The toxic fumes perniciously infiltrated the neighborhood. (Zehirli dumanlar mahalleye zararlı bir şekilde sızdı.)
  2. He perniciously spread rumors about his co-workers. (İş arkadaşları hakkında zararlı bir şekilde söylentiler yaydı.)
  3. The company perniciously exploited its workers. (Şirket işçilerini zararlı bir şekilde sömürdü.)
  4. She perniciously manipulated her friends into doing what she wanted. (Arkadaşlarını istediği şeyleri yapmaya zararlı bir şekilde manipüle etti.)
  5. The disease perniciously spread throughout the population. (Hastalık nüfusun tamamına zararlı bir şekilde yayıldı.)
  6. He perniciously used his power to intimidate others. (Gücünü başkalarını tehdit etmek için zararlı bir şekilde kullandı.)
  7. The corporation perniciously polluted the environment. (Kuruluş çevreyi zararlı bir şekilde kirletti.)
  8. She perniciously undermined her colleague’s reputation. (Meslektaşının itibarını zararlı bir şekilde sarsmaya çalıştı.)
  9. The virus perniciously attacked the immune system. (Virüs bağışıklık sistemine zararlı bir şekilde saldırdı.)
  10. He perniciously gambled away all his savings. (Bütün birikimlerini zararlı bir şekilde kumar oynayarak harcadı.)
  11. The politician perniciously exploited the fears of the public. (Politikacı halkın korkularını zararlı bir şekilde sömürdü.)
  12. The substance perniciously affected the brain development of children. (Madde çocukların beyin gelişimine zararlı bir şekilde etki etti.)
  13. She perniciously sabotaged her competitor’s business. (Rakibinin işini zararlı bir şekilde sabote etti.)
  14. The dictator perniciously suppressed the free press. (Diktatör özgür basını zararlı bir şekilde bastırdı.)
  15. He perniciously neglected his responsibilities as a parent. (Bir ebeveyn olarak sorumluluklarını zararlı bir şekilde ihmal etti.)
  16. The company perniciously advertised unhealthy products to children. (Şirket çocuklara zararlı ürünler hakkında reklam yaparak zararlı bir şekilde davrandı.)
  17. She perniciously lied to her partner about her finances. (Maddi durumu hakkında ortağına zararlı bir şekilde yalan söyledi.)
  18. The addiction perniciously destroyed his life. (Bağımlılık hayatını zararlı bir şekilde yok etti.)
  19. He perniciously disregarded the safety regulations. (Güvenlik kurallarını zararlı bir şekilde göz ardı etti.)
  20. The war perniciously devastated the country. (S

avaş etnik ayrılıklar nedeniyle savaş zararlı bir şekilde ülkeyi harap etti.)

Bu örnek cümlelerde “perniciously” kelimesi, zararlı, olumsuz ve istenmeyen etkiler yaratan bir şekilde hareket eden kişi, organizasyon veya olayları ifade etmek için kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.