Perfect İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Perfect İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Perfect İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Perfect (Mükemmel) – something that is flawless, faultless, or without any defects or mistakes.

1. The weather is perfect for a picnic. – Hava piknik için mükemmel.
2. She has a perfect attendance record. – O mükemmel bir devamsızlık kaydına sahip.
3. The cake looks perfect. – Kek mükemmel görünüyor.
4. He has a perfect memory. – Onun mükemmel bir hafızası var.
5. The dress fits her perfectly. – Elbise ona mükemmel uyuyor.
6. This is the perfect solution to the problem. – Bu soruna mükemmel bir çözüm.
7. The timing was perfect. – Zamanlama mükemmeldi.
8. She has a perfect complexion. – O mükemmel bir cilde sahip.
9. This is the perfect opportunity for us. – Bu bizim için mükemmel bir fırsat.
10. He made the perfect shot. – O mükemmel bir atış yaptı.
11. The vacation was perfect. – Tatil mükemmeldi.
12. This is the perfect example of what not to do. – Bu yapılmaması gerekenlerin mükemmel bir örneği.
13. The song is perfect for the occasion. – Şarkı olay için mükemmel.
14. The book is a perfect read for a rainy day. – Kitap yağmurlu bir günde okumak için mükemmel.
15. She has a perfect sense of style. – O mükemmel bir moda anlayışına sahip.
16. The picture is perfect. – Fotoğraf mükemmel.
17. The athlete had a perfect performance. – Sporcu mükemmel bir performans sergiledi.
18. This is the perfect location for the event. – Bu etkinlik için mükemmel bir konum.
19. The meal was perfect in every way. – Yemek her yönden mükemmeldi.
20. The timing of his arrival was perfect. – Onun varış zamanlaması mükemmeldi.

21. The team played a perfect game. – Takım mükemmel bir oyun oynadı.
22. Her pronunciation is perfect. – Onun telaffuzu mükemmel.
23. This hotel has a perfect rating. – Bu otelin puanı mükemmel.
24. The color matches perfectly. – Renk mükemmel bir şekilde eşleşiyor.
25. The instructions were perfectly clear. – Talimatlar mükemmel bir şekilde netti.
26. The painting is a perfect replica of the original. – Resim orijinalinin mükemmel bir kopyasıdır.
27. The timing of the joke was perfect. – Fıkrın zamanlaması mükemmeldi.
28. The temperature is perfect for swimming. – Sıcaklık yüzme için mükemmel.
29. The building has a perfect symmetry. – Bina mükemmel bir simetriye sahip.
30. The customer service was perfect. – Müşteri hizmetleri mükemmeldi.