Peer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Peer İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Peer Nedir?

Peer kelimesi Türkçe dilinde “akran” veya “eş” anlamına gelir. Bir kişinin yaşı, statüsü veya pozisyonu gibi faktörlere göre bir diğer kişiyle benzer seviyede olduğunu ifade eder.

Örnek cümleler:

1. It’s important to have peer support when you’re going through a difficult time. (Zor zamanlar geçirirken akran desteğine sahip olmak önemlidir.)
2. The teacher assigned a group project to encourage peer collaboration. (Öğretmen akran işbirliğini teşvik etmek için bir grup projesi atadı.)
3. Adolescents are more likely to listen to advice from their peers than from adults. (Ergenler, yetişkinlerden ziyade akranlarından tavsiye dinlemeye daha açıktırlar.)
4. The company values peer feedback and encourages employees to give constructive criticism. (Şirket, akran geri bildirimlerine değer verir ve çalışanları yapıcı eleştiriler vermeye teşvik eder.)
5. My peers and I have been friends since kindergarten. (Ben ve akranlarım anaokulundan beri arkadaşız.)
6. Peer pressure can be a powerful influence on a person’s behavior. (Akran baskısı, bir kişinin davranışları üzerinde güçlü bir etkiye sahip olabilir.)
7. Students in the same grade often form peer groups based on shared interests. (Aynı sınıftaki öğrenciler genellikle ortak ilgi alanlarına dayalı akran grupları oluştururlar.)
8. The study found that peer mentoring programs can be effective in improving academic performance. (Çalışma, akran mentorluk programlarının akademik performansı geliştirmede etkili olabileceğini buldu.)
9. Young children learn a lot from observing their peers’ behavior. (Küçük çocuklar akranlarının davranışlarını gözlemleyerek çok şey öğrenirler.)
10. In some cultures, peer respect is considered more important than respect for authority figures. (Bazı kültürlerde, akran saygısı otorite figürlerine saygıdan daha önemli kabul edilir.)
11. The organization provides a platform for peer-to-peer communication and networking. (Kuruluş, akranlar arası iletişim ve ağ oluşturma için bir platform sağlar.)
12. Peer review is an important part of the scientific publication process. (Akran incelemesi, bilimsel yayın sürecinin önemli bir parçasıdır.)
13. It’s common for teenagers to feel self-conscious around their peers. (Gençlerin akranlarıyla birlikte kendilerini rahatsız hissetmeleri yaygındır.)
14. The study group was formed by a group of peers who wanted to prepare for the exam together. (Çalışma grubu, birlikte sınav için hazırlanmak isteyen bir grup akran tarafından oluşturuldu.)
15. Peer learning involves students teaching and learning from each other. (Akran öğrenimi, öğrencilerin birbirlerine öğret

meleri ve öğrenmeleriyle ilgilidir.)
16. Peer pressure can sometimes lead to risky behavior, such as drinking or drug use. (Akran baskısı bazen içki içme veya uyuşturucu kullanma gibi riskli davranışlara yol açabilir.)

17. The peer-to-peer lending industry has become increasingly popular in recent years. (Son yıllarda, akran kredi verme endüstrisi giderek popüler hale geldi.)
18. The company organized a peer recognition program to acknowledge employees’ hard work. (Şirket, çalışanların sıkı çalışmalarını tanımak için bir akran tanıma programı düzenledi.)
19. Peer mediation can be an effective way to resolve conflicts between students. (Akran arabuluculuğu, öğrenciler arasındaki çatışmaları çözmenin etkili bir yol olabilir.)
20. The group of peers worked together to come up with a solution to the problem. (Akran grubu, soruna bir çözüm bulmak için birlikte çalıştı.)

Türkçe Karşılıklar:

1. Zor zamanlar geçirirken akran desteğine sahip olmak önemlidir.
2. Öğretmen akran işbirliğini teşvik etmek için bir grup projesi atadı.
3. Ergenler, yetişkinlerden ziyade akranlarından tavsiye dinlemeye daha açıktırlar.
4. Şirket, akran geri bildirimlerine değer verir ve çalışanları yapıcı eleştiriler vermeye teşvik eder.
5. Ben ve akranlarım anaokulundan beri arkadaşız.
6. Akran baskısı, bir kişinin davranışları üzerinde güçlü bir etkiye sahip olabilir.
7. Aynı sınıftaki öğrenciler genellikle ortak ilgi alanlarına dayalı akran grupları oluştururlar.
8. Çalışma, akran mentorluk programlarının akademik performansı geliştirmede etkili olabileceğini buldu.
9. Küçük çocuklar akranlarının davranışlarını gözlemleyerek çok şey öğrenirler.
10. Bazı kültürlerde, akran saygısı otorite figürlerine saygıdan daha önemli kabul edilir.
11. Kuruluş, akranlar arası iletişim ve ağ oluşturma için bir platform sağlar.
12. Akran incelemesi, bilimsel yayın sürecinin önemli bir parçasıdır.
13. Gençlerin akranlarıyla birlikte kendilerini rahatsız hissetmeleri yaygındır.
14. Çalışma grubu, birlikte sınav için hazırlanmak isteyen bir grup akran tarafından oluşturuldu.
15. Akran öğrenimi, öğrencilerin birbirlerine öğretmeleri ve öğrenmeleriyle ilgilidir.
16. Akran baskısı bazen içki içme veya uyuşturucu kullanma gibi riskli davranışlara yol aç