Payload İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Payload İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Payload Nedir?

Payload, bir aracın veya füzenin taşıdığı yük veya mühimmat anlamına gelir. Bilgisayar terimleri arasında da kullanılır ve kötü amaçlı yazılımların hedef cihaza yüklenen bölümüne verilen isimdir.

Örnek Cümleler:

  1. The payload of the missile was a nuclear warhead. (İngilizce: Füzenin yükü bir nükleer başlıktı.)
  2. The delivery van’s payload capacity was 2000 kilograms. (İngilizce: Teslimat aracının yük kapasitesi 2000 kilogramdı.)
  3. The hackers used a Trojan virus to deliver the payload to the victim’s computer. (İngilizce: Hackerlar, mağdurun bilgisayarına yüklemek için bir Truva atı virüsü kullandılar.)
  4. The airplane’s payload was mainly made up of cargo and passengers. (İngilizce: Uçağın yükü çoğunlukla yük ve yolculardan oluşuyordu.)
  5. The rocket’s payload was a communication satellite. (İngilizce: Roketin yükü bir iletişim uydusuydu.)
  6. The payload of the virus was designed to steal personal information. (İngilizce: Virüsün yükü, kişisel bilgileri çalmak için tasarlandı.)
  7. The payload of the drone was a high-resolution camera. (İngilizce: Drone’un yükü yüksek çözünürlüklü bir kameraydı.)
  8. The payload of the truck was a shipment of goods. (İngilizce: Kamyonun yükü bir mal gönderisiydi.)
  9. The payload of the malware was to take control of the victim’s computer. (İngilizce: Kötü amaçlı yazılımın yükü, mağdurun bilgisayarını ele geçirmekti.)
  10. The rocket’s payload included scientific instruments and experiments. (İngilizce: Roketin yükü, bilimsel araçlar ve deneyler içeriyordu.)
  11. The payload of the virus was programmed to activate on a specific date. (İngilizce: Virüsün yükü, belirli bir tarihte etkinleştirilmek üzere programlandı.)
  12. The drone’s payload included a thermal imaging camera for search and rescue missions. (İngiliz

ce: Drone’un yükü, arama ve kurtarma görevleri için bir termal görüntüleme kamerasını içeriyordu.)
13. The payload of the missile was destroyed mid-flight. (İngilizce: Füzenin yükü uçuşun ortasında imha edildi.)

  1. The payload of the email attachment contained a virus. (İngilizce: E-posta ekine yüklenen yük bir virüs içeriyordu.)
  2. The payload of the satellite was designed for weather forecasting. (İngilizce: Uyduyun yükü, hava tahminleri için tasarlandı.)
  3. The payload of the truck was loaded and secured for transport. (İngilizce: Kamyonun yükü taşıma için yüklendi ve güvenli hale getirildi.)
  4. The payload of the malware was a backdoor that allowed unauthorized access to the system. (İngilizce: Kötü amaçlı yazılımın yükü, sisteme izinsiz erişime izin veren bir arka kapıydı.)
  5. The rocket’s payload included a crew module for manned missions. (İngilizce: Roketin yükü, mürettebatlı görevler için bir mürettebat modülü içeriyordu.)
  6. The payload of the drone was equipped with sensors for environmental monitoring. (İngilizce: Drone’un yükü, çevresel izleme için sensörlerle donatıldı.)
  7. The payload of the missile was intercepted and neutralized by the defense system. (İngilizce: Füzenin yükü, savunma sistemi tarafından engellendi ve etkisiz hale getirildi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.