Paying İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Paying İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Paying İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Paying: Ödeme yapmak, ödemek anlamına gelen fiildir.

Örnek cümleler:

1. I am paying for my groceries with my credit card. (Ben, market alışverişimi kredi kartımla ödüyorum.)
2. He insisted on paying for dinner. (O, akşam yemeği için ödeme yapmakta ısrar etti.)
3. The company is paying for my business trip. (Şirket, iş seyahatimi karşılıyor.)
4. I have a lot of bills to pay this month. (Bu ay ödemem gereken çok fatura var.)
5. She always pays her rent on time. (O, her zaman kirasını zamanında öder.)
6. We need to pay the deposit to reserve the apartment. (Daireyi rezerve etmek için depozitoyu ödememiz gerekiyor.)
7. The restaurant doesn’t accept credit cards, so we have to pay in cash. (Restoran kredi kartı kabul etmiyor, bu yüzden nakit ödeme yapmamız gerekiyor.)
8. She is paying off her student loans. (O, öğrenci kredilerini ödüyor.)
9. He always pays for everyone’s drinks when we go out. (Biz dışarı çıktığımızda, hepimizin içeceklerini ödemeyi kabul eder.)
10. The online store accepts various payment methods such as credit card, PayPal, and bank transfer. (Online mağaza, kredi kartı, PayPal ve banka transferi gibi çeşitli ödeme yöntemlerini kabul eder.)
11. The company has a pay rise policy for its employees. (Şirket, çalışanları için bir ücret artışı politikası uygular.)
12. She forgot to pay her phone bill, so it was disconnected. (O, telefon faturasını ödemeyi unuttu, bu yüzden telefonu kapatıldı.)
13. I always pay my taxes on time. (Ben, her zaman vergilerimi zamanında öderim.)
14. They asked us to pay a deposit to rent the equipment. (Ekipmanı kiralamak için bize depozito ödemesi yapmamızı istediler.)
15. The store is offering a discount for

customers who pay in cash. (Mağaza, nakit ödeme yapan müşterilere indirim sunuyor.)
16. He promised to pay me back the money he borrowed. (O, ödünç aldığı parayı bana geri ödemeyi söz verdi.)

17. They have to pay a fine for breaking the traffic rules. (Trafik kurallarını ihlal ettiği için para cezası ödemeleri gerekiyor.)
18. The company offers a variety of payment options for its customers. (Şirket, müşterileri için çeşitli ödeme seçenekleri sunar.)
19. She is responsible for paying the bills at the end of each month. (O, her ayın sonunda faturaları ödemekten sorumludur.)
20. The customer paid for his purchase using a gift card. (Müşteri, hediye kartını kullanarak satın almasını ödedi.)

Türkçe Karşılıklar:

• paying: ödeme yapmak
• pay: ödemek
• payment: ödeme