Pavement İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pavement İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pavement Nedir?

Pavement, Türkçe anlamıyla kaldırım veya yol kaplamasıdır. Yol, sokak, cadde gibi alanlarda, araçların ve yayaların güvenli bir şekilde ilerlemesi için düzenli olarak yapılan kaplama işlemidir.

Örnek Cümleler:

1. The pavement was wet from the rain. (Yağmurdan dolayı kaldırım ıslaktı.)
2. The city is repaving the pavement on Main Street. (Şehir ana caddede kaldırımı yeniden kaplıyor.)
3. She tripped and fell on the pavement. (Kaldırıma takıldı ve düştü.)
4. The pavement in this area is in desperate need of repair. (Bu bölgedeki kaldırım acilen tamir edilmelidir.)
5. I love taking walks on the pavement during the autumn. (Sonbaharda kaldırımlarda yürümeyi seviyorum.)
6. The pavement outside the store was cracked and uneven. (Mağazanın dışındaki kaldırım çatlak ve düzensizdi.)
7. The city hired a contractor to replace the pavement on the bridge. (Şehir köprüdeki kaldırımı değiştirmek için bir müteahhit tuttu.)
8. He rode his skateboard on the pavement. (Kaykayını kaldırımda sürdü.)
9. There were many cracks in the pavement from the harsh winter weather. (Sert kış hava koşullarından dolayı kaldırımda çok sayıda çatlak vardı.)
10. The pavement was painted with bright colors for the parade. (Karnaval için kaldırım parlak renklerle boyandı.)
11. She walked along the pavement, admiring the historic buildings. (Tarihi binaları hayranlıkla izleyerek kaldırımın üzerinde yürüdü.)
12. The children drew hopscotch boxes on the pavement with chalk. (Çocuklar tebeşirle kaldırıma amelesi çizdiler.)
13. The pavement was hot under his bare feet in the summer. (Yazın kaldırımın altında çıplak ayakla çok sıcaktı.)
14. The city installed new street lamps along the pavement. (Şehir kaldırım boyunca yeni sokak lambaları kurdu.)
15. The pavement was covered in leaves after the autumn windstorm. (Sonbahar fırtınası sonrası kaldırım yapraklarla kaplandı.)
16. He walked along the pavement, feeling the cool breeze on his face. (Yüzünde serin esintiyi hissederek kaldırımın üzerinde yürüdü.)
17. The pavement was icy and slippery after the snowfall. (Kar yağışından sonra kaldırım buzlu ve kaygan oldu.)
18. The store owner swept the pavement in front of his business every morning. (Mağaza sahibi her sabah işinin önündeki kaldırımı süpürdü.)
19. The pavement was busy with shoppers during the holiday season. (Tatil sezonunda kaldırım alışverişçilerle

doldu taştı.)
20. The city decided to widen the pavement to accommodate more foot traffic. (Şehir daha fazla yaya trafiğine yer açmak için kaldırımı genişletmeye karar verdi.)

Türkçe Karşılıklar:

1. The pavement was wet from the rain. (Kaldırım yağmurdan dolayı ıslaktı.)
2. The city is repaving the pavement on Main Street. (Şehir ana caddede kaldırımı yeniden kaplıyor.)
3. She tripped and fell on the pavement. (Kaldırıma takıldı ve düştü.)
4. The pavement in this area is in desperate need of repair. (Bu bölgedeki kaldırım acilen tamir edilmelidir.)
5. I love taking walks on the pavement during the autumn. (Sonbaharda kaldırımlarda yürümeyi seviyorum.)
6. The pavement outside the store was cracked and uneven. (Mağazanın dışındaki kaldırım çatlak ve düzensizdi.)
7. The city hired a contractor to replace the pavement on the bridge. (Şehir köprüdeki kaldırımı değiştirmek için bir müteahhit tuttu.)
8. He rode his skateboard on the pavement. (Kaykayını kaldırımda sürdü.)
9. There were many cracks in the pavement from the harsh winter weather. (Sert kış hava koşullarından dolayı kaldırımda çok sayıda çatlak vardı.)
10. The pavement was painted with bright colors for the parade. (Karnaval için kaldırım parlak renklerle boyandı.)
11. She walked along the pavement, admiring the historic buildings. (Tarihi binaları hayranlıkla izleyerek kaldırımın üzerinde yürüdü.)
12. The children drew hopscotch boxes on the pavement with chalk. (Çocuklar tebeşirle kaldırıma amelesi çizdiler.)
13. The pavement was hot under his bare feet in the summer. (Yazın kaldırımın altında çıplak ayakla çok sıcaktı.)
14. The city installed new street lamps along the pavement. (Şehir kaldırım boyunca yeni sokak lambaları kurdu.)
15. The pavement was covered in leaves after the autumn windstorm. (Sonbahar fırtınası sonrası kaldırım yapraklarla kaplandı.)
16. He walked along the pavement, feeling the cool breeze on his face. (Yüzünde serin esintiyi hissederek kaldırımın üzerinde yürüdü.)
17. The pavement was icy and slippery after the snowfall. (Kar yağışından sonra kaldırım buzlu ve kaygan oldu.)
18. The store owner swept the pavement in front of his business every morning. (Mağaza sahibi her sabah işinin önündeki kaldırımı süpürdü.)
19. The pavement was busy with shoppers during the holiday season. (Tatil sezonunda kaldırım alışverişçilerle dolup taştı.)
20. The city decided to widen the pavement to accommodate more foot traffic. (Şeh