Parishioner İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Parishioner İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Parishioner Nedir?

Parishioner, kiliseye üye olan ve o kiliseye bağlı olan kişidir. Bu kişiler, kilisede düzenli olarak dua eder, ayinlere katılır ve kilisenin topluluk etkinliklerine katılırlar.

Örnek Cümleler:


1. The parishioners gathered at the church for Sunday service. (Pazar ayini için kilisede toplanan kilise üyeleri)
2. As a parishioner, I feel a sense of community and belonging in my church. (Kilise üyesi olarak, kilisemde bir topluluk ve aidiyet hissi hissediyorum.)
3. The parishioners volunteered to clean up the church after the event. (Kilise üyeleri etkinlikten sonra kiliseyi temizlemek için gönüllü oldular.)
4. The parishioner made a generous donation to the church’s fundraising campaign. (Kilise üyesi, kilisenin bağış kampanyasına cömert bir bağış yaptı.)
5. The parishioners worked together to organize a successful charity event. (Kilise üyeleri, başarılı bir yardım etkinliği düzenlemek için birlikte çalıştılar.)
6. The priest greeted each parishioner as they entered the church. (Rahip, kiliseye giren her kilise üyesine selam verdi.)
7. The parishioners sang hymns during the church service. (Kilise üyeleri, kilise ayini sırasında ilahiler söylediler.)
8. As a parishioner, I appreciate the spiritual guidance provided by the church. (Kilise üyesi olarak, kilisenin sağladığı manevi rehberlikten memnuniyet duyuyorum.)
9. The parishioners were saddened by the news of the priest’s sudden death. (Kilise üyeleri, rahibin ani ölüm haberinden üzüntü duydular.)
10. The parishioners gathered to celebrate the church’s anniversary. (Kilise üyeleri, kilisenin kuruluş yıldönümünü kutlamak için toplandılar.)
11. The parishioner volunteered to lead the church choir for the Christmas service. (Kilise üyesi, Noel ayini için kilise korosunu yönetmek için gönüllü oldu.)
12. The parishioners raised money to repair the church’s roof. (Kilise üyeleri, kil

isenin çatısını tamir etmek için para topladılar.)
13. The priest asked the parishioners to pray for a member of the community who was sick. (Rahip, hasta olan bir topluluk üyesi için kilise üyelerine dua etmelerini istedi.)

  1. The parishioners brought food to share after the church service. (Kilise üyeleri, kilise ayini sonrası paylaşmak için yiyecek getirdiler.)
  2. The parishioners were impressed by the guest speaker’s inspiring message. (Kilise üyeleri, konuk konuşmacının ilham verici mesajından etkilendiler.)
  3. As a parishioner, I appreciate the support and encouragement of my fellow church members. (Kilise üyesi olarak, diğer kilise üyelerinin desteği ve teşvikinden memnuniyet duyuyorum.)
  4. The parishioners decorated the church for the Christmas season. (Kilise üyeleri, Noel sezonu için kiliseyi süslediler.)
  5. The parishioners invited friends and family to attend the Easter service. (Kilise üyeleri, arkadaş ve aileleri Paskalya ayinine katılmaya davet ettiler.)
  6. The parishioners gathered to discuss plans for a new community outreach program. (Kilise üyeleri, yeni bir toplum yardım programı için planları tartışmak için toplandılar.)
  7. The parishioners expressed their gratitude to the church leadership for their dedication and hard work. (Kilise üyeleri, kilise liderliğine gösterdikleri özveri ve çalışmaları için minnettarlıklarını ifade ettiler.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.