Oyster İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Oyster İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Oyster (İstiridye) İle İlgili Cümleler

Oyster, kabuğu içinde birçok besin değeri olan deniz canlısıdır.

  1. Oyster is a popular seafood delicacy in many coastal areas. (İstiridye, birçok sahil bölgesinde popüler bir deniz ürünüdür.)
  2. She ordered a dozen oysters as an appetizer. (O, bir başlangıç olarak bir düzine istiridye sipariş etti.)
  3. He found a pearl inside the oyster. (O, bir istiridye içinde inci buldu.)
  4. The oyster farm harvested hundreds of pounds of oysters each week. (İstiridye çiftliği, her hafta yüzlerce pound istiridye hasat etti.)
  5. Oysters are high in protein and low in calories. (İstiridyeler, yüksek protein ve düşük kalori içerir.)
  6. She ate her first oyster and was surprised by its texture. (O, ilk kez bir istiridye yedi ve dokusundan şaşırdı.)
  7. The oyster was served on a bed of ice. (İstiridye, buz yatağında servis edildi.)
  8. The oyster festival attracts thousands of visitors each year. (İstiridye festivali, her yıl binlerce ziyaretçiyi çekiyor.)
  9. The chef shucked the oysters and served them with lemon and Tabasco sauce. (Şef, istiridyeleri kabuklarından çıkardı ve üzerine limon ve Tabasco sosuyla servis etti.)
  10. The oyster was too slimy for his taste. (O’nun tadı için, istiridye çok kaygandı.)
  11. The diver collected oysters from the ocean floor. (Dalgıç, okyanus tabanından istiridye topladı.)
  12. The oyster was overcooked and rubbery. (İstiridye aşırı pişirilmiş ve lastik gibi olmuştu.)
  13. The restaurant’s signature dish was oysters Rockefeller. (Restoranın imza yemeği, istiridye Rockefeller’di.)
  14. The oyster industry supports many jobs in the coastal town. (İstiridye endüstrisi, sahil kasabasında birçok işi destekler.)
  15. The slimy texture of oysters can be off-putting to some people. (İstiridyelerin kaygan dokusu, bazı insanlar için itici olabilir.)
  16. He ordered a bottle of white wine to pair with the oysters. (O, istiridye ile

    eşleşecek bir şişe beyaz şarap sipariş etti.)

  17. The oyster reefs provide important habitat for other marine species. (İstiridye resifleri, diğer deniz türleri için önemli yaşam alanları sağlar.)
  18. The waiter recommended the oyster po’boy sandwich. (Garson, istiridye po’boy sandviçini önerdi.)
  19. She felt a bit queasy after eating too many oysters. (Çok fazla istiridye yedikten sonra biraz mide bulantısı hissetti.)
  20. The oyster was baked with breadcrumbs and Parmesan cheese. (İstiridye, ekmek kırıntısı ve Parmesan peyniriyle fırınlandı.)

Not: Yukarıdaki cümlelerde Oyster kelimesi, İngilizcede hem tekil hem de çoğul olarak kullanılabilir.

Örnek Cümle Türkçe Çevirileri:

  1. İstiridye, birçok sahil bölgesinde popüler bir deniz ürünüdür.
  2. O, bir başlangıç olarak bir düzine istiridye sipariş etti.
  3. O, bir istiridye içinde inci buldu.
  4. İstiridye çiftliği, her hafta yüzlerce pound istiridye hasat etti.
  5. İstiridyeler, yüksek protein ve düşük kalori içerir.
  6. O, ilk kez bir istiridye yedi ve dokusundan şaşırdı.
  7. İstiridye, buz yatağında servis edildi.
  8. İstiridye festivali, her yıl binlerce ziyaretçiyi çekiyor.
  9. Şef, istiridyeleri kabuklarından çıkardı ve üzerine limon ve Tabasco sosuyla servis etti.
  10. O’nun tadı için, istiridye çok kaygandı.
  11. Dalgıç, okyanus tabanından istiridye topladı.
  12. İstiridye aşırı pişirilmiş ve lastik gibi olmuştu.
  13. Restoranın imza yemeği, istiridye Rockefeller’di.
  14. İstiridye endüstrisi, sahil kasabasında birçok işi destekler.
  15. İstiridyelerin kaygan dokusu, bazı insanlar için itici olabilir.
  16. O, istiridye ile eşleşecek bir şişe beyaz şarap sipariş etti.
  17. İstiridye resifleri, diğer deniz türleri için önemli yaşam alanları sağlar.
  18. Garson, istiridye po’boy sandviçini önerdi.
  19. Çok fazla istir

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.