Overdo İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Overdo İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Overdo Nedir?

Overdo, bir şeyi aşırıya kaçarak yapmak anlamına gelir. Fazla yapmak, gereğinden fazla yapmak, aşırıya kaçmak gibi anlamları vardır.

Örnek Cümleler:

1. You shouldn’t overdo it with the salt or the soup will be too salty. (Tuz konusunda aşırıya kaçmamalısın, aksi halde çorba çok tuzlu olur.)

2. I think you’re overdoing the exercise. You need to take a break. (Egzersizi abartıyorsun galiba. Ara vermen gerekiyor.)

3. Don’t overdo it with the makeup. Natural is better. (Makyaj konusunda abartma. Doğal olan daha iyi.)

4. You’re going to overdo it if you keep working at this pace. (Bu tempoyla çalışmaya devam edersen aşırıya kaçacaksın.)

5. I don’t want to overdo the spices. I want to taste the flavor of the food. (Baharatları abartmak istemiyorum. Yiyeceğin tadını almak istiyorum.)

6. If you overdo the cleaning, you’ll end up throwing away things you actually need. (Temizliği abartırsan, gerçekte ihtiyacın olan şeyleri atarsın.)

7. You need to stop overdoing it and get some rest. (Abartmayı bırakıp dinlenmen gerekiyor.)

8. Don’t overdo it with the alcohol. You don’t want to get sick. (Alkole aşırıya kaçma. Hasta olmak istemezsin.)

9. She always overdoes it with the jewelry. Less is more. (Her zaman mücevher konusunda abartıyor. Az daha iyidir.)

10. I’m afraid I overdid it with the chili powder. The dish is too spicy. (Acı biber tozu konusunda fazla kaçırdığımı düşünüyorum. Yemek çok baharatlı.)

11. You’re overdoing it with the sugar. Your coffee will be too sweet. (Şeker konusunda aşırıya kaçıyorsun. Kahven çok tatlı olacak.)

12. If you overdo the decorations, the room will look cluttered. (Dekorasyon konusunda abartırsan, oda dağınık görünecek.)

13. He overdoes it with the jokes. They’re not even funny anymore. (

esp>14. You can overdo it with the compliments. It starts to sound insincere. (Övgüler konusunda abartabilirsin. İçten olmadığı anlaşılır.)

15. I’m trying not to overdo it with the spending. I need to save some money. (Harcama konusunda abartmamaya çalışıyorum. Bazı para biriktirmem gerekiyor.)

16. You’re overdoing it with the perfume. It’s too strong. (Parfüm konusunda aşırıya kaçıyorsun. Çok yoğun bir koku.)

17. Don’t overdo it with the hot sauce unless you want your mouth to be on fire. (Ağızının yanmasını istemiyorsan acı sos konusunda aşırıya kaçma.)

18. If you overdo it with the exercise, you could injure yourself. (Egzersiz konusunda aşırıya kaçarsan kendine zarar verebilirsin.)

19. You need to stop overdoing it with the work. It’s important to have a balance in life. (İş konusunda abartmayı bırakman gerekiyor. Hayatta denge önemlidir.)

20. I don’t want to overdo it with the time we spend together. I think it’s important to have some time apart as well. (Birlikte geçirdiğimiz zaman konusunda aşırıya kaçmak istemiyorum. Bence birbirimizden de zaman ayırmak önemli.)