Overcharge İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Overcharge İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Overcharge Nedir?

Overcharge, bir şeyin normalden daha fazla şarj edilmesi veya ödeme yapılması anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. I was overcharged for my meal at the restaurant.

    (Restoranda yemeğim için fazla ücret ödedim.)

  2. The battery was overcharged and now it won’t hold a charge.

    (Pil aşırı şarj edildi ve artık şarj olmuyor.)

  3. The customer complained that he had been overcharged for his purchase.

    (Müşteri, satın alması için fazla ücretlendirildiğini şikayet etti.)

  4. The store apologized for the overcharge and refunded the difference.

    (Mağaza, fazla ücret için özür diledi ve farkı iade etti.)

  5. The airline overcharged me for my baggage.

    (Hava yolu şirketi, bagajım için fazla ücret aldı.)

  6. I accidentally overcharged my credit card and now I have to pay interest.

    (Kredi kartımı yanlışlıkla aşırı şarj ettim ve şimdi faiz ödemek zorundayım.)

  7. The electrician warned me not to overcharge my phone battery.

    (Elektrikçi, telefonumun pilini aşırı şarj etmemem konusunda beni uyardı.)

  8. The hotel overcharged me for my room and I had to dispute the charge with my credit card company.

    (Otel, odam için benden fazla ücret aldı ve ben de kredi kartı şirketimle anlaşmazlık yaşadım.)

  9. The mechanic said that overcharging the car battery could damage the alternator.

    (Tamirci, araba pilini aşırı şarj etmenin alternatörü zararlı olabileceğini söyledi.)

  10. The phone company apologized for overcharging its customers and offered them a discount.

    (Telefon şirketi, müşterilerini fazla ücretlendirdiği için özür diledi ve indirim teklif etti.)

  11. The credit card company accused the store of overcharging its customers.

    (Kredi kartı şirketi, mağazanın müşterilerini fazla ücretlendirdiği suçlamasında bulundu.)

  12. The taxi driver tried to overcharge the tourist by taking a longer route.

    (Taksi şoförü, turisti daha uzun bir rota alarak fazla ü

    cret almaya çalıştı.)

  13. The power bank was overcharged and now it’s not functioning properly.

    (Powerbank aşırı şarj edildi ve şimdi düzgün çalışmıyor.)

  14. The landlord was caught overcharging tenants for utilities.

    (Ev sahibi, kiracılardan fatura bedelleri için fazla ücret talep ettiği ortaya çıktı.)

  15. The restaurant apologized for overcharging customers and gave them a free dessert.

    (Restoran, müşterilerini fazla ücretlendirdiği için özür diledi ve onlara ücretsiz bir tatlı verdi.)

  16. The tour guide was accused of overcharging tourists for souvenirs.

    (Tur rehberi, turistlerden hediyelik eşya için fazla ücret aldığı suçlamasıyla karşı karşıya kaldı.)

  17. The bank apologized for overcharging customers for ATM fees and refunded the difference.

    (Banka, müşterilerini ATM ücretleri için fazla ücretlendirdiği için özür diledi ve farkı iade etti.)

  18. The credit card company was fined for overcharging customers for interest fees.

    (Kredi kartı şirketi, faiz ücretleri için müşterilerini fazla ücretlendirdiği için cezalandırıldı.)

  19. The concert promoter was accused of overcharging fans for tickets.

    (Konser organizatörü, hayranlarından biletler için fazla ücret talep ettiği suçlamasıyla karşı karşıya kaldı.)

  20. The hotel apologized for overcharging guests for minibar items and waived the charges.

    (Otel, misafirlere minibar ürünleri için fazla ücretlendirdiği için özür diledi ve ücretleri kaldırdı.)

  21. The airline was caught overcharging passengers for seat selection.

    (Hava yolu şirketi, yolcularından koltuk seçimi için fazla ücret talep ettiği ortaya çıktı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.