Otherworldly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Otherworldly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Otherworldly

Otherworldly, “öteki dünya” anlamına gelir ve genellikle doğaüstü veya gizemli bir şeyi ifade etmek için kullanılır.

  1. She had an otherworldly experience when she visited the ancient temple. (O, antik tapınağı ziyaret ettiğinde doğaüstü bir deneyim yaşadı.)
  2. The otherworldly creatures in the science fiction novel fascinated me. (Bilim kurgu romanındaki öte dünya yaratıkları beni büyüledi.)
  3. The abandoned mansion had an otherworldly atmosphere. (Terk edilmiş malikane öteki dünyadan bir atmosfere sahipti.)
  4. The eerie music created an otherworldly feeling. (Ürkütücü müzik öteki dünyadan bir his yarattı.)
  5. The forest had an otherworldly beauty. (Orman öteki dünyadan bir güzelliğe sahipti.)
  6. She had an otherworldly talent for playing the piano. (Piyano çalmada öteki dünyaya ait bir yeteneği vardı.)
  7. The shaman claimed to have otherworldly powers. (Şaman öteki dünya güçleri olduğunu iddia etti.)
  8. The cave paintings had an otherworldly quality. (Mağara resimleri öteki dünyaya ait bir kaliteye sahipti.)
  9. The aurora borealis was a truly otherworldly sight. (Kuzey ışıkları gerçekten öteki dünyaya ait bir manzaraydı.)
  10. The prophet claimed to receive otherworldly visions. (Peygamber öteki dünyaya ait vizyonlar aldığını iddia etti.)
  11. The abandoned village had an otherworldly silence. (Terk edilmiş köy öteki dünyadan bir sessizliğe sahipti.)
  12. The story had an otherworldly twist at the end. (Hikaye sonunda öteki dünyaya ait bir dönüşüme sahipti.)
  13. The artist’s work had an otherworldly quality to it. (Sanatçının işi öteki dünyaya ait bir kaliteye sahipti.)
  14. The abandoned amusement park had an otherworldly feel. (Terk edilmiş lunapark öteki dünyaya ait bir his yarattı.)
  15. The psychic claimed to have otherworldly connections. (Medyum öteki dünya bağlantıları olduğunu iddia etti.)
  16. The sunset had an otherworldly beauty. (Gün batımı öteki dünyadan bir güzelliğe sahipti.)
  17. The abandoned factory had an otherworldly vibe. (Terk edilmiş fabrika öteki dünyaya ait bir atmosfere sahipti.)
  18. The scientist claimed to have discovered an otherworldly material. (Bilim adamı öteki dünyadan bir malzeme keşfettiğini iddia etti.)
  19. The abandoned church had an otherworldly aura. (Terk edilmiş kilise öteki dünyadan bir aura taşıyordu.)
  20. The photographer captured an other

worldly quality in the landscape. (Fotoğrafçı manzarada öteki dünyaya ait bir kalite yakaladı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.