Orgy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Orgy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Orgy (Çılgın Parti) İle İlgili Cümleler:

Orgy, bir grup insanın cinsel faaliyetlerde bulunduğu bir parti türüdür. Bu konu hassas ve özel olduğundan dolayı uygun olmayan cümleler kullanmaktan kaçınmalısınız.

  1. The rumors about the wild orgy at the mansion spread like wildfire. (Vahşi parti hakkındaki söylentiler alev gibi yayıldı.)
  2. I can’t believe my roommate is going to an orgy tonight. (Oda arkadaşımın bu gece bir çılgın partiye gideceğine inanamıyorum.)
  3. She felt uncomfortable being invited to an orgy by strangers. (Yabancılar tarafından bir partiye davet edilmesi onu rahatsız etti.)
  4. John attended an orgy last weekend and regretted it the next day. (John geçtiğimiz hafta sonu bir partiye katıldı ve ertesi gün pişman oldu.)
  5. The police raided the orgy and arrested several people. (Polis çılgın partiyi bastı ve birkaç kişiyi tutukladı.)
  6. I would never participate in an orgy, it’s just not my thing. (Asla bir çılgın partiye katılmam, sadece benim tarzım değil.)
  7. The movie depicted a wild orgy scene that was not suitable for all audiences. (Film tüm izleyiciler için uygun olmayan bir vahşi parti sahnesi içeriyordu.)
  8. After attending an orgy, she realized it was not the lifestyle she wanted. (Bir partiye katıldıktan sonra, istediği yaşam tarzı olmadığını fark etti.)
  9. The rumors about the celebrity’s involvement in an orgy were never confirmed. (Ünlünün çılgın partiye katılımı hakkındaki söylentiler hiçbir zaman doğrulanmadı.)
  10. The orgy took place in a secluded mansion on the outskirts of the city. (Çılgın parti, şehir dışındaki ıssız bir konağın içinde gerçekleşti.)
  11. He was shocked to learn that his girlfriend had attended an orgy in the past. (Kız arkadaşının geçmişte bir çılgın partiye katıldığını öğrenmek onu şok etti.)
  12. The organizers of the orgy were arrested for illegal activity. (Çılgın parti organizatörleri yasa dışı faaliyetlerden dolayı tutuklandı.)
  13. The thought of attending an orgy made her feel anxious and uncomfortable. (Bir çılgın partiye katılmak düşüncesi onu gergin ve rahatsız hissettirdi.)
  14. The participants of the orgy wore masks to protect their identities. (Çılgın partinin katılımcıları, kimliklerini korumak için maskeler taktı.)
  15. The wealthy businessman was known for hosting extravagant orgies at his mansion. (Zengin iş adamı, konaklarında görkemli çılgın partiler düzenlemesiyle tanınıyordu.)
  16. She couldn’t believe her friend had invited her

to an orgy, she quickly declined the offer. (Arkadaşının kendisini bir çılgın partiye davet ettiğine inanamadı ve teklifi hızlıca reddetti.)
17. The orgy scene in the movie was so graphic that it made some viewers uncomfortable. (Filmin çılgın parti sahnesi, bazı izleyicileri rahatsız edecek kadar detaylıydı.)

  1. He had heard about the orgy from his friends, but had never actually attended one himself. (Arkadaşlarından bir çılgın partiden bahsetmişti, ancak kendisi hiçbir zaman birine katılmamıştı.)
  2. The orgy was rumored to have been organized by a secret society. (Çılgın partinin, gizli bir topluluk tarafından düzenlendiği söylentileri vardı.)
  3. The couple decided to attend the orgy together, hoping to spice up their relationship. (Çift, ilişkilerine renk katmak için birlikte çılgın partiye katılmaya karar verdiler.)

(Türkçe çevirileri parantez içinde verilmiştir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.