Orderly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Orderly
Orderly kelimesi “düzenli, tertipli” anlamına gelir.
- She kept her desk orderly by filing papers every day. (Her gün kağıtları dosyalayarak masasını düzenli tuttu.)
- The librarian asked the students to keep the books in an orderly fashion. (Kütüphaneci öğrencilerden kitapları düzenli bir şekilde koymalarını istedi.)
- The soldiers marched in an orderly fashion. (Askerler düzenli bir şekilde yürüdüler.)
- The teacher gave instructions to the students in an orderly manner. (Öğretmen öğrencilere düzenli bir şekilde talimatlar verdi.)
- The company’s financial records were kept in an orderly fashion. (Şirketin mali kayıtları düzenli bir şekilde tutuldu.)
- The waiter served the food in an orderly manner. (Garson yemekleri düzenli bir şekilde servis etti.)
- The books on the shelf were arranged in an orderly fashion. (Raftaki kitaplar düzenli bir şekilde sıralanmıştı.)
- The manager instructed the employees to keep the workplace orderly. (Yönetici çalışanlara iş yerini düzenli tutmaları konusunda talimat verdi.)
- The artist arranged his paintings in an orderly manner for the exhibition. (Sanatçı sergi için tablolarını düzenli bir şekilde yerleştirdi.)
- The airport security checked the passengers in an orderly fashion. (Havaalanı güvenliği yolcuları düzenli bir şekilde kontrol etti.)
- The hotel staff made sure the guests’ rooms were kept in an orderly manner. (Otel personeli konukların odalarının düzenli tutulmasını sağladı.)
- The children lined up in an orderly fashion for recess. (Çocuklar teneffüs için düzenli bir şekilde sıralandı.)
- The construction workers followed the plans in an orderly manner. (İnşaat işçileri düzenli bir şekilde planları takip etti.)
- The meeting was conducted in an orderly fashion. (Toplantı düzenli bir şekilde yapıldı.)
- The warehouse manager organized the products in an orderly manner. (Depo yöneticisi ürünleri düzenli bir şekilde organize etti.)
- The traffic flowed in an orderly manner thanks to the traffic lights. (Trafik ışıkları sayesinde trafiğin akışı düzenliydi.)
- The medical staff worked in an orderly fashion to treat the patients. (Tıbbi personel hastaları tedavi etmek için düzenli bir şekilde çalıştı.)
- The chef prepared the ingredients in an orderly manner for the recipe. (Şef tarif için malzemeleri düzenli bir şekilde hazırladı.)
- The judge asked the lawyers to present their arguments in an orderly manner. (Hakim avukatlardan argümanlarını düzenli bir şekilde sunmalarını istedi.)
- The fire drill was conducted in an orderly fashion. (Yangın tatbikatı düzenli bir şekilde yapıldı.)
- The store manager instructed the employees to keep the shelves orderly. (Mağaza müdürü çalışanlara rafları düzenli tutmaları konusunda talimat verdi.)
- The cleaning staff made sure the hotel lobby was kept in an orderly manner. (Temizlik personeli otel lobisini düzenli tutmaya dikkat etti.)
- The police officers directed the crowd in an orderly fashion during the parade. (Polis memurları geçit töreni sırasında kalabalığı düzenli bir şekilde yönlendirdi.)
- The teacher asked the students to line up in an orderly fashion before entering the classroom. (Öğretmen öğrencilerden sınıfa girmeden önce düzenli bir şekilde sıralanmalarını istedi.)
- The housekeeper organized the closets in an orderly manner. (Ev hizmetçisi dolapları düzenli bir şekilde organize etti.)
- The store owner arranged the merchandise in an orderly fashion for the sale. (Mağaza sahibi indirim için malzemeleri düzenli bir şekilde yerleştirdi.)
- The hotel staff ensured the pool area was kept in an orderly manner. (Otel personeli havuz alanının düzenli tutulmasını sağladı.)
- The shipping company kept the packages in an orderly fashion before delivery. (Nakliye şirketi teslimattan önce paketleri düzenli bir şekilde tuttu.)
- The office manager instructed the employees to keep their workstations orderly. (Ofis müdürü çalışanlara iş istasyonlarını düzenli tutmaları konusunda talimat verdi.)
- The flight attendants directed the passengers in an orderly fashion during the evacuation. (Uçuş görevlileri tahliye sırasında yolcuları düzenli bir şekilde yönlendirdi.)
Hemen Yorum Yaz