Order İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Order İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Order İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Order kelimesi “sipariş vermek” veya “düzenlemek” anlamına gelir. İşte order kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

1. I want to order a pizza for delivery. (Eve sipariş vermek istiyorum.)
2. Can I order a coffee, please? (Bir kahve sipariş edebilir miyim, lütfen?)
3. She ordered a bouquet of flowers for her mother’s birthday. (Annesinin doğum günü için bir çiçek buketi sipariş etti.)
4. We need to order more supplies for the office. (Ofis için daha fazla malzeme sipariş etmemiz gerekiyor.)
5. He ordered a new book from Amazon. (Amazon’dan yeni bir kitap sipariş etti.)
6. I would like to order a glass of water. (Bir bardak su sipariş etmek istiyorum.)
7. They ordered a custom-made wedding cake. (Özel yapılmış bir düğün pastası sipariş ettiler.)
8. The restaurant was busy with people ordering food. (Restoran, yiyecek siparişi veren insanlarla doluydu.)
9. I ordered a new pair of shoes online. (Yeni bir ayakkabı çifti çevrimiçi sipariş ettim.)
10. She ordered a taxi to take her to the airport. (Havaalanına gitmek için bir taksi sipariş etti.)
11. The boss ordered his employees to work overtime. (Patron, çalışanlarına fazla mesai yapmalarını emretti.)
12. I need to order more paper for the printer. (Yazıcı için daha fazla kağıt sipariş etmem gerekiyor.)
13. He ordered a new suit for his job interview. (İş görüşmesi için yeni bir takım elbise sipariş etti.)
14. The customer ordered a side salad with her meal. (Müşteri, yemeğiyle birlikte bir yan salata sipariş etti.)
15. I will order a cake for my friend’s graduation party. (Arkadaşımın mezuniyet partisi için bir pasta sipariş edeceğim.)
17. The company ordered a new set of office furniture. (Şirket, yeni bir ofis mobilya takımı sipariş etti.)
18. He ordered a birthday cake for his daughter’s party. (Kızının partisi için bir doğum günü pastası sipariş etti.)
19. The teacher ordered the students to be quiet during the exam. (Öğretmen, sınav sırasında öğrencilerin sessiz olmalarını emretti.)
20. The bride and groom ordered personalized wedding invitations. (Gelin ve damat kişiselleştirilmiş düğün davetiyeleri sipariş ettiler.)

(Order kelimesi, sipariş vermek, düzenlemek ve emretmek anlamlarına gelebilir ve farklı cümlelerde kullanılabilir.)