Onrush İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Onrush İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Onrush

Onrush, hızlı ve şiddetli bir şekilde hareket etme eylemi veya hissidir. Özellikle araçlarla ilgili bir terim olarak kullanılır.

  1. The onrush of the water was too strong for me to swim against. (Su akışı benim karşıma çok güçlü geldi.)
  2. The onrush of customers during the sale was overwhelming. (İndirim döneminde müşteri akını çok yoğundu.)
  3. The onrush of traffic on the highway was causing delays. (Otoyoldaki trafik akışı gecikmelere neden oluyordu.)
  4. The onrush of emotions was too much for him to handle. (Duygularının akışı onun için çok fazlaydı.)
  5. The onrush of adrenaline gave him the courage to jump out of the plane. (Adrenalin akışı, uçaktan atlamak için cesaret verdi.)
  6. The onrush of the storm was causing power outages in the area. (Fırtına akını, bölgede elektrik kesintilerine neden oluyordu.)
  7. The onrush of nostalgia hit her as soon as she entered her childhood home. (Nostaljinin akını, çocukluk evine girdiği anda onu sarıverdi.)
  8. The onrush of ideas kept him up all night. (Fikirlerin akışı, onu tüm gece uykusuz bıraktı.)
  9. The onrush of panic made her forget her own name. (Panik akını, kendi adını bile unutturdu ona.)
  10. The onrush of hunger made him devour the entire pizza by himself. (Açlık akını, bütün pizzayı tek başına yemeye sebep oldu.)
  11. The onrush of tourists during the summer months can be overwhelming. (Turist akını, yaz aylarında ezici olabilir.)
  12. The onrush of memories flooded her mind as she flipped through old photo albums. (Anıların akını, eski fotoğraf albümlerini karıştırırken zihnini doldurdu.)
  13. The onrush of competition in the market made it difficult for small businesses to survive. (Pazardaki rekabetin akını, küçük işletmelerin hayatta kalmalarını zorlaştırdı.)
  14. The onrush of pain was too much for him to bear. (Ağrı akını, onun için katlanılmazdı.)
  15. The onrush of excitement made her feel like she was going to burst. (Heyecan akını, onu patlayacak gibi hissettirdi.)
  16. The onrush of spring brought new life to the garden. (Baharın akını, bahçeye yeni hayat getirdi.)
  17. The onrush of the waves was mesmerizing to watch. (Dalgaların akını, izlemesi büyüleyiciydi.)
  18. The onrush of technology has revolutionized the way we live. (Teknolojinin akını, yaşam tarzımızı kökten değiştirdi.)
  19. The onrush of smoke from the fire made it difficult to breathe. (Yangının duman akını, nefes almalarını zorla
  1. The onrush of the car was sudden and unexpected, causing a collision. (Araçların akını, aniden ve beklenmedik bir şekilde gerçekleşti ve bir çarpışmaya neden oldu.)

(Türkçe Çevirileri kalın ve kırmızı renkle yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.