On The String İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

On The String İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

“String” Kelimesi İle İlgili Örnek Cümleler

Türkçe Anlamı: Dize, ip, tel gibi şeyleri ifade eden İngilizce kelime.

1. The string on my hoodie is coming loose. (Hoodiemin ipi gevşiyor.)
2. I need a new guitar string for my concert. (Konserim için yeni bir gitar teli lazım.)
3. She tied a string around the package to keep it closed. (Paketi kapalı tutmak için bir ip bağladı.)
4. The string of lights added a festive touch to the room. (Işıkların sırası odada neşeli bir hava yarattı.)
5. The kite was tethered to a string. (Uçurtma bir ip ile bağlanmıştı.)
6. He strung the beads onto the string. (Boncukları ipe dizdi.)
7. The necklace was made of small pearls strung together. (Kolye, bir araya dizilmiş küçük incilerden yapılmıştı.)
8. I can’t find my keys, they must be on the string by the front door. (Anahtarlarımı bulamıyorum, muhtemelen ön kapının ipinde olmalılar.)
9. She played a beautiful melody on the string instrument. (Tel çalgıda güzel bir melodi çaldı.)
10. He strung a line between the trees to hang his hammock. (Hamak asmak için ağaçlar arasına bir ip çekti.)
11. The string of his bow snapped during the archery competition. (Okçuluk yarışması sırasında yayının ipi koptu.)
12. She used a string to measure the circumference of the circle. (Dairenin çevresini ölçmek için bir ip kullandı.)
13. The string quartet played a beautiful piece at the wedding ceremony. (Tel dörtlüsü düğün töreninde güzel bir eser çaldı.)
14. He pulled the string to raise the blinds. (Perdeleri kaldırmak için ipi çekti.)
15. The package was wrapped tightly with string. (Paket ip ile sıkıca sarılmıştı.)
16. The string beans are ready to be picked from the garden.

17. The ball of yarn had gotten tangled, and she spent hours trying to unravel the string. (Yün topu karışmıştı ve saatlerce iplikleri çözmeye çalıştı.)
18. He tied a string around his finger as a reminder to call his friend later. (Arkadaşını daha sonra arayacağına dair hatırlatma olarak parmağına bir ip bağladı.)
19. The cat was playing with a string, chasing it around the room. (Kedi, odada ipin peşinden koşarak oynuyordu.)
20. The boxer wrapped his hands in string before putting on his gloves for the fight. (Bokser, mücadele için eldivenlerini giymeden önce ellerini iplikle sardı.)

Bu örnek cümlelerde “string” kelimesinin farklı anlamları kullanılmıştır, dize, ip, tel gibi şeyleri ifade eden İngilizce kelime olarak kullanılmıştır.