Not By A Long Shot İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Not By A Long Shot İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Not By A Long Shot

Anlamı: Kesinlikle değil, hiçbir şekilde, kesinlikle mümkün değil.

Örnek Cümleler:

1. I can’t afford that car, not by a long shot. (O arabayı satın alamam, kesinlikle mümkün değil.)

2. He’s not a good singer, not by a long shot. (O iyi bir şarkıcı değil, hiçbir şekilde.)

3. I’m not finished with my work, not by a long shot. (İşim bitmedi, kesinlikle değil.)

4. The movie wasn’t scary, not by a long shot. (Film korkutucu değildi, kesinlikle değil.)

5. She’s not the best candidate for the job, not by a long shot. (O iş için en iyi aday değil, kesinlikle değil.)

6. We’re not winning the game, not by a long shot. (Oyunu kazanmıyoruz, kesinlikle değil.)

7. The food wasn’t delicious, not by a long shot. (Yemek lezzetli değildi, kesinlikle değil.)

8. I’m not ready for the exam, not by a long shot. (Sınava hazır değilim, kesinlikle değil.)

9. They didn’t finish the project on time, not by a long shot. (Proje zamanında bitmedi, kesinlikle değil.)

10. He’s not the tallest person in the room, not by a long shot. (O odadaki en uzun kişi değil, kesinlikle değil.)

11. She’s not the smartest student in the class, not by a long shot. (O sınıftaki en zeki öğrenci değil, kesinlikle değil.)

12. The party wasn’t fun, not by a long shot. (Parti eğlenceli değildi, kesinlikle değil.)

13. He’s not the best cook, not by a long shot. (O en iyi aşçı değil, kesinlikle değil.)

14. The trip wasn’t relaxing, not by a long shot. (Gezi rahatlatıcı değildi, kesinlikle değil.)

15. The book wasn’t interesting, not by a long shot. (Kitap ilginç değildi, kesinlikle değil.)

16. She’s not the most talented artist, not by a long shot. (O en yetenekli sanatçı değil, kesinlikle değil.)

17. The weather isn’t warm enough for swimming, not by a long shot. (Hava yüzme için yeterince sıcak değil, kesinlikle değil.)

18. He’s not the most popular student in school, not by a long shot. (O okuldaki en popüler öğrenci değil, kesinlikle değil.)

19. The concert wasn’t worth the money, not by a long shot. (Konsere harcanan para karşılığını vermedi, kesinlikle değil.)

20. The test wasn’t easy, not by a long shot. (Sınav kolay değildi, kesinlikle değil.)

21. She’s not the fastest runner on the team, not by a long shot. (O takımdaki en hızlı koşucu değil, kesinlikle değil.)

22. The cake wasn’t sweet enough, not by a long shot. (Kek yeterince tatlı değildi, kesinlikle değil.)

23. He’s not the most punctual person, not by a long shot. (O en dakik kişi değil, kesinlikle değil.)

24. The traffic wasn’t light, not by a long shot. (Trafik hafif değildi, kesinlikle değil.)

25. The hotel wasn’t luxurious, not by a long shot. (Otel lüks değildi, kesinlikle değil.)

26. She’s not the most patient person, not by a long shot. (O en sabırlı kişi değil, kesinlikle değil.)

27. The ride wasn’t smooth, not by a long shot. (Sürüş pürüzsüz değildi, kesinlikle değil.)

28. He’s not the most organized person, not by a long shot. (O en düzenli kişi değil, kesinlikle değil.)

29. The phone wasn’t cheap, not by a long shot. (Telefon ucuz değildi, kesinlikle değil.)

30. She’s not the most confident speaker, not by a long shot. (O en kendinden emin konuşmacı değil, kesinlikle değil.)

Türkçe Karşılıklar:

1. Kesinlikle değil.
2. Hiçbir şekilde.
3. Kesinlikle mümkün değil.
4. Kesinlikle değil.
5. Kesinlikle değil.
6. Kesinlikle değil.
7. Kesinlikle değil.
8. Kesinlikle değil.
9. Kesinlikle değil.
10. Kesinlikle değil.
11. Kesinlikle değil.
12. Kesinlikle değil.
13. Kesinlikle değil.
14. Kesinlikle değil.
15. Kesinlikle değil.
16. Kesinlikle değil.
17. Kesinlikle değil.
18. Kesinlikle değil.
19. Kesinlikle değil.
20. Kesinlikle değil.
21. Kesinlikle değil.
22. Kesinlikle değil.
23. Kesinlikle değil.
24. Kesinlikle değil.
25. Kesinlikle değil.
26. Kesinlikle değil.
27. Kesinlikle değil.
28. Kesinlikle değil.
29. Kesinlikle değil.
30. Kesinlikle değil.