Nose İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Nose İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Türkçe Anlamı:

Nose, insan yüzündeki çıkıntılı organdır. Burun olarak da bilinir.

Örnek Cümleler:

1. I have a runny nose today. (Bugün burun akıntım var.)
2. She broke her nose in a car accident. (Araba kazasında burnunu kırdı.)
3. The smell of the flowers tickled my nose. (Çiçeklerin kokusu burnumu gıdıkladı.)
4. I need a tissue to blow my nose. (Burnumu silmek için bir mendile ihtiyacım var.)
5. His glasses kept slipping down his nose. (Gözlükleri burnundan kayıp duruyordu.)
6. The clown’s red nose was hilarious. (Palyaçonun kırmızı burnu çok komikti.)
7. The smell of the food made my nose tingle. (Yemeğin kokusu burnumu karıncalandırdı.)
8. She has a cute button nose. (O, sevimli bir düğme burunlu.)
9. The cold weather made my nose red. (Soğuk hava burnumu kızarttı.)
10. I accidentally bumped my nose on the door. (Kapıya burnumla çarptım kazara.)
11. The cat’s wet nose felt cool against my hand. (Kedinin ıslak burnu elime karşı serin hissettirdi.)
12. She had a piercing through her nose. (Burnundan delinmiş bir takı vardı.)
13. The doctor checked my nose for any abnormalities. (Doktor burnumda herhangi bir anormalliği kontrol etti.)
14. The spicy food made my nose run. (Baharatlı yemek burnumu akıttı.)
15. The clown honked his nose like a horn. (Palyaço burununu bir kornaya benzer şekilde çaldı.)
16. The perfume was too strong and made my nose itch. (Parfüm çok güçlüydü ve burnumu kaşındırdı.)
17. I can’t breathe through my nose when I have a cold. (Nezle olduğumda burnumdan nefes alamıyorum.)
18. The sneeze caught me off guard and I covered my nose. (Bebek, yemeğin tadına burun kıvırarak tepki verdi.)

20. The cold air made my nose feel numb. (Soğuk hava burnumun uyuşmasına neden oldu.)