Nasal İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Nasal ile ilgili cümleler:
Nasal kelimesi, burunla ilgili anlamına gelir.
- She has a nasal voice. (Sesi burunlu.)
- I have a stuffy nasal passage. (Burun pasajlarım tıkalı.)
- Nasal sprays can help relieve congestion. (Burun spreyleri tıkanıklığı hafifletmeye yardımcı olabilir.)
- The singer’s nasal tone was distinctive. (Şarkıcının burunlu tonu belirgindi.)
- He suffers from chronic nasal allergies. (Kronik burun alerjisi sorunu yaşıyor.)
- The smell was so strong it caused a nasal irritation. (Koku çok güçlüydü ve burun tahrişine neden oldu.)
- The nasal septum was deviated, causing breathing difficulties. (Burun septumu eğikti ve nefes almayı zorlaştırıyordu.)
- Nasal congestion is a common symptom of the flu. (Burun tıkanıklığı grip belirtilerinden biridir.)
- The nasal cavity is lined with mucus membranes. (Burun boşluğu mukus zarlarıyla kaplıdır.)
- The doctor recommended a nasal irrigation to relieve sinus pressure. (Doktor sinüs basıncını hafifletmek için bir burun yıkaması önerdi.)
- The nasal bone was broken in the accident. (Kazada burun kemiği kırılmıştı.)
- Nasal polyps can cause breathing problems. (Burun polipleri solunum problemlerine neden olabilir.)
- The nasal discharge was clear, indicating no infection. (Burun akıntısı açıktı, enfeksiyon olmadığını gösteriyordu.)
- He used a nasal decongestant to help him breathe easier. (Nefes almayı kolaylaştırmak için burun tıkanıklığı giderici kullandı.)
- The nasal hairs act as a filter for the air we breathe. (Burun tüyleri soluduğumuz havayı filtreleyen bir görev görürler.)
- The nasal spray was prescribed to treat his allergies. (Burun spreyi, alerjilerini tedavi etmek için reçete edildi.)
- Nasal intubation is a common method of airway management. (Burun yoluyla entübasyon, hava yolu yönetiminin yaygın bir yöntemidir.)
- The nasal bridge was narrow, giving his face a distinct shape. (Burun köprüsü dar olduğu için yüzü belirgin bir şekil almıştı.)
- Nasal inhalers are commonly used for respiratory conditions. (Burun inhalerleri sıkça solunum problemleri için kullanılır.)
- The nasal spray caused a burning sensation in her nostrils. (Burun spreyi burun deliklerinde yanma hissine neden oldu.)
- The nasal swab test is used to detect COVID-19. (Burun sürüntüsü testi COVID-19’u tespit etmek için kullanılır.)
- His nasal voice made it difficult to understand him. (Onun burunlu sesi, onu anlamayı zorlaştırdı.)
- The nasal bone structure varies among different ethnic groups. (Burun kemik yapısı farklı etnik gruplar arasında değişir.)
- She applied a nasal strip to help with her snoring. (Horlamasını engellemek için burun bandı kullandı.)
- The doctor recommended a nasal steroid spray to reduce inflammation. (Doktor iltihabı azaltmak için burun steroid spreyi önerdi.)
- The nasal discharge had a yellowish color, indicating a possible infection. (Burun akıntısı sarımsı renkteydi, olası bir enfeksiyonu gösteriyordu.)
- The nasal septum was perforated, causing a whistling sound when he breathed. (Burun septumu delikti ve nefes aldığında ıslık sesi çıkıyordu.)
- Nasal congestion can cause headaches and difficulty sleeping. (Burun tıkanıklığı baş ağrısına ve uyku güçlüğüne neden olabilir.)
- The nasal polyp was removed during surgery. (Ameliyat sırasında burun polibi çıkarıldı.)
- He felt a tickle in his nasal passage, making him want to sneeze. (Burun pasajında karıncalanma hissetti ve hapşırma isteği duydu.)
Hemen Yorum Yaz