Mud İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Mud – Çamur
- The rain made the ground turn into thick mud. (İngilizce Cümle: Yağmur toprağı kalın çamura çevirdi.)
- She slipped and fell into the mud while walking on the wet path. (İngilizce Cümle: Islak patikada yürürken kaydı ve çamura düştü.)
- The children enjoyed playing in the mud after the rain. (İngilizce Cümle: Yağmurdan sonra çamurda oynamaktan çocuklar keyif aldı.)
- The wheels of the car got stuck in the mud and it was difficult to move. (İngilizce Cümle: Arabanın tekerleri çamura saplandı ve hareket etmek zordu.)
- She had to wash her clothes multiple times to get rid of the mud stains. (İngilizce Cümle: Çamur lekelerinden kurtulmak için kıyafetlerini birkaç kez yıkaması gerekti.)
- The construction workers had to dig through the mud to lay the foundation. (İngilizce Cümle: İnşaat işçileri temel atmak için çamurun içinden kazmak zorunda kaldılar.)
- The muddy road made it difficult for the cars to pass. (İngilizce Cümle: Çamurlu yol, arabaların geçmesini zorlaştırdı.)
- The hikers had to walk carefully on the muddy trail to avoid slipping. (İngilizce Cümle: Kaymamak için yürüyüşçüler çamurlu patikada dikkatli yürümek zorunda kaldı.)
- The children made mud pies and decorated them with sticks and leaves. (İngilizce Cümle: Çocuklar çamur pastaları yaparak onları çubuklar ve yapraklarla süslediler.)
- The farmers had to plow the muddy fields before planting the crops. (İngilizce Cümle: Çiftçiler ekinleri dikmeden önce çamurlu tarlaları sürmek zorunda kaldılar.)
- The animals got stuck in the mud and had to be rescued. (İngilizce Cümle: Hayvanlar çamura saplandı ve kurtarılması gerekti.)
- The mud on the road caused a traffic jam. (İngilizce Cümle: Yoldaki çamur trafik sıkışıklığına neden oldu.)
- The construction site was a muddy mess after the rain. (İngilizce Cümle: Ayakkabısındaki çamur zeminde ayak izleri bıraktı.)
- The hikers had to cross a muddy stream to reach the campsite. (İngilizce Cümle: Kamp alanına ulaşmak için yürüyüşçüler çamurlu bir akarsuyu geçmek zorunda kaldı.)
- The rain turned the park into a muddy mess. (İngilizce Cümle: Yağmur parkı çamur bataklığına çevirdi.)
- The mud made it difficult for the rescue team to reach the accident site. (İngilizce Cümle: Çamur, kurtarma ekibinin kazazedeye ulaşmasını zorlaştırdı.)
- She got mud all over her clothes after falling into the puddle. (İngilizce Cümle: Bir su birikintisine düştükten sonra kıyafetleri çamur oldu.)
- The rain mixed with the soil to create thick mud. (İngilizce Cümle: Yağmur, toprakla karışarak kalın çamur oluşturdu.)
- The mud dried on the car’s surface and was difficult to remove. (İngilizce Cümle: Çamur, aracın yüzeyinde kurudu ve çıkarmak zor oldu.)
Hemen Yorum Yaz