Modulate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Modulate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Modulate İle İlgili Cümleler

Modulate kelimesi, “düzenlemek, ayarlamak, modüle etmek” gibi anlamlara gelmektedir. Aşağıda, “modulate” kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanıldığı 20 örnek cümle verilmiştir:

  1. The radio host knows how to modulate his voice for maximum effect. (Radyo sunucusu, etkisi en yüksek olacak şekilde sesini düzenleyebiliyor.)
  2. The medication helps modulate the patient’s mood swings. (İlaç hastanın ruh halindeki dalgalanmaları düzenlemeye yardımcı olur.)
  3. The DJ expertly modulated the music to keep the party going. (DJ, partiyi sürdürmek için müziği ustaca ayarladı.)
  4. She modulated her speech to match the formality of the occasion. (Konuşmasını, olayın ciddiyetine uygun olarak düzenledi.)
  5. The device is designed to modulate the output based on user input. (Cihaz, kullanıcı girdisine göre çıkışı düzenlemek üzere tasarlanmıştır.)
  6. The musician used pedals to modulate the sound of his guitar. (Müzisyen, gitarının sesini modüle etmek için pedallar kullandı.)
  7. The software modulates the color temperature of the display based on the time of day. (Yazılım, günün saatinde gösterilen renk sıcaklığını düzenler.)
  8. The professor modulated his lectures to accommodate students of different learning styles. (Profesör, farklı öğrenme stillerine sahip öğrencilere uygun dersler verdi.)
  9. The thermostat modulates the temperature of the room to maintain a comfortable level. (Termostat, rahat bir seviyede tutmak için oda sıcaklığını düzenler.)
  10. The conductor modulated the orchestra to create a sense of suspense in the music. (Orkestrayı ayarlayarak müzikte gerilim hissi oluşturdu.)
  11. The engineer had to modulate the power output to prevent a system overload. (Mühendis, sistem aşırı yüklenmesini önlemek için güç çıkışını düzenlemek zorunda kaldı.)
  12. The dancer modulated her movements to match the rhythm of the music. (Dansçı, hareketlerini müziğin ritmine uygun olarak düzenledi.)
  13. The therapist helped her patient learn to modulate her emotions. (Terapist, hastasına duygularını düzenlemeyi öğretti.)
  14. The singer modulated her voice to express the emotions in the lyrics. (Şarkıcı, sözlerdeki duyguları ifade etmek için sesini ayarladı.)
  15. The team had to modulate their strategy in response to changes in the game. (Takım, oyundaki değişikliklere yanıt olarak stratejisini ayarlamak zorunda kaldı.)
  16. The engineer modulated the frequency of the signal to reduce interference. (Mühendis, karışıklığı az

altmak için sinyalin frekansını düzenledi.)
17. The artist modulated the color scheme of the painting to create a mood. (Sanatçı, bir atmosfer oluşturmak için resmin renk düzenini ayarladı.)

  1. The teacher modulated her teaching style to engage all of her students. (Öğretmen, tüm öğrencilerini dahil etmek için öğretim tarzını düzenledi.)
  2. The scientist used the equipment to modulate the intensity of the light beam. (Bilim adamı, ışık demetinin yoğunluğunu düzenlemek için ekipmanı kullandı.)
  3. The sound engineer modulated the audio levels to ensure a consistent sound quality. (Ses mühendisi, tutarlı bir ses kalitesi için ses seviyelerini düzenledi.)

(Türkçe cümle karşılıkları, İngilizce cümlelerin yanına parantez içinde yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.