Misplace İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Misplace İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Misplace İle İlgili Cümleler

Misplace kelimesi “yerini unutmak, yanlış yere koymak” gibi anlamlara gelir. İşte örnek cümleler:

  1. I misplaced my keys this morning. (Bu sabah anahtarlarımı yanlış yere koydum.)
  2. She always misplaces her glasses. (O, gözlüklerini sürekli yanlış yere koyar.)
  3. Don’t misplace your passport, it’s important. (Pasaportunu yanlış yere koyma, önemli.)
  4. I think I’ve misplaced my phone. (Telefonumu yanlış yere koyduğumu düşünüyorum.)
  5. He misplaced his wallet and couldn’t find it. (Cüzdanını yanlış yere koydu ve bulamadı.)
  6. Did you misplace your notes again? (Yine notlarını yanlış yere mi koydun?)
  7. She misplaced the file and had to redo the work. (Dosyayı yanlış yere koydu ve işi yeniden yapmak zorunda kaldı.)
  8. He often misplaces his tools and has to search for them. (Aletlerini sık sık yanlış yere koyar ve onları aramak zorunda kalır.)
  9. I can’t find my glasses, I must have misplaced them. (Gözlüklerimi bulamıyorum, yanlış yere koymuş olmalıyım.)
  10. She misplaced her ticket and had to buy a new one. (Bileti yanlış yere koydu ve yeni bir tane almaya zorunda kaldı.)
  11. The teacher misplaced the student’s test paper. (Öğretmen öğrencinin sınav kağıdını yanlış yere koydu.)
  12. He always misplaces his car keys and gets frustrated. (O, arabası anahtarlarını sürekli yanlış yere koyar ve sinirlenir.)
  13. I can’t believe I misplaced my wallet again. (Cüzdanımı tekrar yanlış yere koyduğuma inanamıyorum.)
  14. She misplaced her phone and missed an important call. (Telefonunu yanlış yere koydu ve önemli bir aramayı kaçırdı.)
  15. He misplaced his glasses and had to use his spare pair. (Gözlüklerini yanlış yere koydu ve yedek çiftini kullanmak zorunda kaldı.)
  16. I hope I didn’t misplace my ticket. (Biletimi yanlış yere koymadığıma umuyorum.)
  17. She always misplaces her jewelry and panics. (O, mücevherlerini sürekli yanlış yere koyar ve paniğe kapılır.)
  18. He misplaced his laptop and had to buy a new one. (Dizüstü bilgisayarını yanlış yere koydu ve yeni bir tane almaya karar verdi.)
  19. I need to find my glasses, I don’t want to misplace them again. (Gözlüklerimi bulmam lazım, tekrar yanlış yere koymak istemiyorum.)
  20. She misplaced her keys

and had to call a locksmith to get into her house. (Anahtarlarını yanlış yere koydu ve evine girmek için çilingir çağırmak zorunda kaldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.