Merit İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Merit Nedir?
Merit, bir şeyin değerinin, başarıların veya yeterliliğin neden olduğu saygı veya takdir anlamına gelir. Bir kişinin, bir şeyin veya bir eylemin hak ettiği değeri ifade eder.
Örnek Cümleler:
1. She received a scholarship due to her academic merit. (Akademik başarıları nedeniyle burs kazandı.)
2. The promotion was based on merit rather than seniority. (Terfiler kıdem yerine liyakata dayalıydı.)
3. The employee was recognized for his outstanding merit. (Çalışanı olağanüstü liyakati nedeniyle tanındı.)
4. The merit of her argument convinced the jury. (Argümanının liyakati jüriyi ikna etti.)
5. The job was awarded on the basis of merit. (İş, liyakate dayalı olarak verildi.)
6. The student’s work demonstrated a high level of merit. (Öğrencinin çalışması yüksek düzeyde liyakat gösterdi.)
7. The committee evaluated the candidates on their merit. (Komite adayları liyakatlerine göre değerlendirdi.)
8. He was chosen for the position due to his merit and qualifications. (Pozisyon için liyakat ve nitelikleri nedeniyle seçildi.)
9. She was recognized for her merit in the field of science. (Bilim alanındaki liyakati nedeniyle tanındı.)
10. The award was given to him in recognition of his merit. (Ödül, onun liyakatine saygı göstermek için verildi.)
11. The artist’s work was praised for its artistic merit. (Sanatçının çalışması sanatsal liyakati nedeniyle övüldü.)
12. The university offers scholarships based on academic merit. (Üniversite, akademik liyakate dayalı burslar sunar.)
13. The athlete was recognized for her merit and sportsmanship. (Sporcu, liyakati ve sportmenliği nedeniyle tanındı.)
14. The job application process is based on merit and experience. (İş başvuru süreci liyakat ve deneyime dayanır.)
15. The book was recognized for its literary merit. (Kitap, edebi liyakati nedeniyle tanındı.)
16. The scholarship is available to students with exceptional merit. (Burs, olağanüstü liyakata sahip öğrencilere verilebilir.)
17. The project was selected for funding based on its merit. (Proje, liyakatine dayanarak finanse edildi.)
18. The teacher recognized the student’s merit and potential. (Öğretmen, öğrencinin liyakatini ve potansiyelini fark etti.)
19. The decision was made on the basis of merit and fairness. (Karar, liyakat ve adalet temelinde alındı.)
20. The company values employees who demonstrate merit and initiative. (Şirket, liyakat ve inisiyatif gösteren çalışanları değerli buluyor.)
Türkçe Karşılıklar:
1. Akademik başarı
2. Kıdem yerine liyakat
3. Olağanüstü liyakat
4. Argümanın liyakati
5. Liyakate dayalı iş verme
6. Yüksek düzeyde liyakat
7. Adayların liyakatlerine göre değerlendirme
8. Pozisyona liyakat ve nitelikleri nedeniyle seçilme
9. Bilim alanındaki liyakat
10. Liyakatine saygı göstermek için ödül verme
11. Sanatsal liyakat
12. Akademik liyakate dayalı burs
13. Sporcu olarak liyakat ve sportmenlik gösterme
14. İş başvuru sürecinde liyakat ve deneyim
15. Edebi liyakat
16. Olağanüstü liyakata sahip öğrencilere burs verme
17. Projenin liyakatine dayalı finansman
18. Öğrencinin liyakati ve potansiyelini fark etme
19. Kararın liyakat ve adalet temelinde alınması
20. Liyakat ve inisiyatif gösterme
Örnek Diyaloglar:
-
A: I heard you got a promotion. Congrats!
B: Yes, thanks. The company is now focusing on merit-based promotions. -
A: Why did John get the award? He didn’t even contribute much to the project.
B: Well, the award was given based on merit, and John’s past work has demonstrated his exceptional merit. -
A: I want to apply for a scholarship, but I don’t think I have the academic merit for it.
B: You should still apply. You never know, they might value other forms of merit besides academic performance. -
A: I’m really proud of my daughter. She won an art competition at school.
B: That’s amazing! Her artwork must have had a lot of artistic merit. -
A: How did you get hired at this company?
B: I had a strong resume and demonstrated a lot of merit in my previous job.
Hemen Yorum Yaz