Make A Choice İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Make A Choice İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Make a Choice İle İlgili Cümleler

Make a Choice kelimesi Türkçede “bir seçim yapmak” anlamına gelir. Aşağıda Make a Choice kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanımına örnekler verilmiştir.

Örnek Cümleler:

1. It’s time to make a choice about your future. (Geleceğin hakkında bir seçim yapma zamanı geldi.)
2. I had to make a choice between two job offers. (İki iş teklifi arasında bir seçim yapmak zorunda kaldım.)
3. She couldn’t make a choice between the two dresses. (İki elbise arasında bir seçim yapamadı.)
4. You have to make a choice between your family and your job. (Aileniz ve işiniz arasında bir seçim yapmalısınız.)
5. We need to make a choice about where to go for vacation. (Tatil için nereye gitmek konusunda bir seçim yapmamız gerekiyor.)
6. He made a choice to quit his job and start his own business. (Kendi işini kurmak için işinden ayrılmaya karar verdi.)
7. They made a choice to move to a smaller house to save money. (Para biriktirmek için daha küçük bir eve taşınmaya karar verdiler.)
8. The company had to make a choice between cutting costs and laying off employees. (Maliyetleri azaltmak ve çalışanları işten çıkarmak arasında bir seçim yapmak zorunda kaldılar.)
9. It’s up to you to make a choice about whether to attend the party or not. (Partiye katılıp katılmama konusunda bir seçim senin elinde.)
10. She made a difficult choice to end the relationship. (İlişkiyi sonlandırmak için zor bir seçim yaptı.)
11. He had to make a choice between his friends and his girlfriend. (Arkadaşları ve kız arkadaşı arasında bir seçim yapmak zorunda kaldı.)
12. The coach made a choice to bench the star player for the next game. (Koç, bir sonraki maçta yıldız oyuncuyu yedek kulübesinde oturtmaya karar verdi.)
13. You need to make a choice about which college to attend. (Hangi üniversiteye gideceğinize dair bir seçim yapmanız gerekiyor.)
14. The government had to make a choice between raising taxes or cutting spending. (Vergileri artırmak veya harcamaları azaltmak arasında bir seçim yapmak zorunda kaldılar.)
15. She made a choice to follow her dreams and become an artist. (Hayallerini takip etmek ve sanatçı olmak için bir seçim yaptı.)
16. The company made a choice to invest in new technology. (Yeni teknolojiye yatırım yapmaya karar verdiler.)
17. They had to make a choice between staying in a hotel or renting a vacation home. (Otelde kalmak veya tatil evi kiralamak arasında bir seçim

18. The couple made a choice to adopt a child instead of having their own. (Kendi çocukları yerine bir çocuk evlat edinmeye karar verdiler.)
19. He had to make a choice between accepting a promotion and keeping his work-life balance. (Bir terfi teklifini kabul etmek ve iş-yaşam dengesini korumak arasında bir seçim yapmak zorunda kaldı.)
20. The team captain had to make a choice between playing it safe or taking a risk to win the game. (Takım kaptanı, güvenli oynamak veya oyunu kazanmak için risk almak arasında bir seçim yapmak zorunda kaldı.)

Bu cümlelerde “Make a Choice” kelimesi, birçok farklı konuda bir seçim yapma eylemiyle ilişkilendirilmiştir. Bu cümleler, bu kelimeyi İngilizce konuşan bir kişinin dil bilgisi ve kelime dağarcığı açısından daha zengin bir hale getirerek, dil öğrenirken kullanılabilir.