Magnanimous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Magnanimous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Magnanimous

Magnanimous, büyük yürekli, cömert, yüksek gönüllü ve şefkatli anlamlarına gelmektedir.

  1. He was magnanimous in victory and praised his opponent’s efforts. (Zaferinde büyük yürekliydi ve rakibinin çabalarını övdü.)
  2. She showed a magnanimous spirit by forgiving those who wronged her. (Ona haksızlık yapanları affederek büyük yürekli bir ruh sergiledi.)
  3. The magnanimous donation will provide much-needed support for the charity. (Cömert bağış, hayır kurumuna çok gereksinim duyulan destek sağlayacak.)
  4. Despite the criticism, the magnanimous leader stayed true to his values. (Eleştirilere rağmen, yüksek gönüllü lider değerlerine sadık kaldı.)
  5. The magnanimous gesture of offering to help his enemy showed his true character. (Düşmanına yardım etme cömertliği gerçek karakterini gösterdi.)
  6. The magnanimous king pardoned his enemies and welcomed them into his kingdom. (Cömert kral, düşmanlarını affetti ve onları krallığına davet etti.)
  7. She was magnanimous enough to share her success with her team members. (Takım arkadaşlarıyla başarısını paylaşacak kadar yüksek gönüllüydü.)
  8. The magnanimous act of kindness from the stranger made her day. (Yabancının cömert iyilik hareketi onun gününü aydınlattı.)
  9. His magnanimous nature made him a beloved figure in his community. (Cömert doğası onu toplumunda sevilen bir figür haline getirdi.)
  10. The magnanimous offer of a job to the homeless man changed his life. (Evsize iş teklifi yapmak onun hayatını değiştirdi.)
  11. The magnanimous philanthropist donated millions to various charitable causes. (Cömert hayırsever, çeşitli hayırsever nedenlere milyonlar bağışladı.)
  12. The magnanimous coach congratulated the opposing team on their hard-earned victory. (Cömert koç, rakip takımı zor kazanılmış zaferlerinden dolayı tebrik etti.)
  13. Her magnanimous spirit shone through in her selfless acts of kindness. (Bencil olmayan iyilik hareketlerindeki yüksek gönüllü ruhu ortaya çıktı.)
  14. The magnanimous boss rewarded his employees for their hard work and dedication. (Cömert patron, çalışanlarına sıkı çalışmaları ve sadakatleri için ödül verdi.)
  15. The magnanimous diplomat worked tirelessly to find a peaceful resolution to the conflict. (Cömert diplomat, çatışmaya barışçıl bir çözüm bulmak için çaba sarf etti.)
  16. The magnanimous millionaire donated a portion of his wealth to help those in need. (Cömert milyoner, ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için servetinin bir kısmını bağışladı.)
  1. The magnanimous teacher went above and beyond to help her struggling students. (Cömert öğretmen, zorluk yaşayan öğrencilerine yardım etmek için gerektiğinden fazla çaba harcadı.)
  2. The magnanimous host welcomed her guests with open arms and a warm smile. (Cömert ev sahibesi, misafirlerini açık kollarla ve sıcak bir gülümsemeyle karşıladı.)
  3. His magnanimous heart led him to forgive his friend’s mistakes and offer support. (Cömert kalbi, arkadaşının hatalarını affetmesine ve destek sunmasına yol açtı.)
  4. The magnanimous veteran showed kindness and respect to all those who served their country. (Cömert gaziler, ülkelerine hizmet eden herkese saygı ve sevgi gösterdi.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. zaferinde büyük yürekli
  2. haksızlık yapanları affederek büyük yürekli bir ruh sergiledi
  3. çok gereksinim duyulan destek sağlayacak cömert bağış
  4. eleştirilere rağmen, değerlerine sadık kaldı
  5. düşmanına yardım etme cömertliği
  6. düşmanlarını affetti ve onları krallığına davet etti
  7. takım arkadaşlarıyla başarısını paylaşacak kadar yüksek gönüllü
  8. yabancının cömert iyilik hareketi
  9. toplumunda sevilen bir figür haline getirdi
  10. evsize iş teklifi yapmak onun hayatını değiştirdi
  11. çeşitli hayırsever nedenlere milyonlar bağışladı
  12. rakip takımı zor kazanılmış zaferlerinden dolayı tebrik etti
  13. bencil olmayan iyilik hareketlerindeki yüksek gönüllü ruhu
  14. çalışanlarına sıkı çalışmaları ve sadakatleri için ödül verdi
  15. çatışmaya barışçıl bir çözüm bulmak için çaba sarf etti
  16. ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için servetinin bir kısmını bağışladı
  17. zorluk yaşayan öğrencilerine yardım etmek için gerektiğinden fazla çaba harcadı
  18. misafirlerini açık kollarla ve sıcak bir gülümsemeyle karşıladı
  19. arkadaşının hatalarını affetmesine ve destek sunmasına yol açtı
  20. ülkelerine hizmet eden herkese saygı ve sevgi gösterdi

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.