Lure İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lure İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lure

Lure kelimesinin Türkçe anlamı “yem” veya “çekicilik” olarak çevrilebilir. Aşağıda, kelimenin cümle içinde kullanıldığı 20 örnek verilmiştir:

  1. She used a tasty lure to catch a big fish. (Büyük bir balık yakalamak için lezzetli bir yem kullandı.)
  2. The company used a high salary as a lure to attract top talent. (Şirket, üst düzey yetenekleri çekmek için yüksek bir maaş kullanarak bir çekim merkezi oluşturdu.)
  3. The hunter placed a lure in the woods to attract the deer. (Avcı, geyikleri çekmek için ormana bir yem yerleştirdi.)
  4. The casino used flashing lights and loud music as a lure for customers. (Kumarhane, müşterileri çekmek için flaş ışıklar ve yüksek sesli müzik kullandı.)
  5. The snake used its tongue as a lure to catch its prey. (Yılan, avını yakalamak için dilini bir yem olarak kullandı.)
  6. The salesperson used a discount as a lure to sell more products. (Satıcı, daha fazla ürün satmak için indirimi bir çekicilik olarak kullandı.)
  7. The beauty of the city was a lure for tourists. (Şehrin güzelliği turistler için bir çekicilikti.)
  8. The scent of the flowers was a lure for bees. (Çiçeklerin kokusu arılar için bir yemdi.)
  9. The spy used secret information as a lure to catch the enemy. (Casus, düşmanı yakalamak için gizli bilgileri bir çekim merkezi olarak kullandı.)
  10. The fisherman used a colorful lure to attract fish. (Balıkçı, balıkları çekmek için renkli bir yem kullandı.)
  11. The designer used a unique style as a lure to attract clients. (Tasarımcı, müşterileri çekmek için benzersiz bir tarz kullandı.)
  12. The store used a free sample as a lure to get customers to try their product. (Mağaza, müşterilerin ürünlerini denemeleri için ücretsiz bir örnek kullanarak bir çekim merkezi oluşturdu.)
  13. The musician used a catchy tune as a lure to make the audience dance. (Müzisyen, izleyicileri dans ettirmek için akılda kalıcı bir ezgi kullandı.)
  14. The artist used bright colors as a lure to attract viewers to their art exhibit. (Sanatçı, sergisine izleyicileri çekmek için parlak renkler kullandı.)
  15. The restaurant used a mouth-watering menu as a lure for hungry customers. (Restoran, aç müşterileri çekmek için ağız sulandıran bir menü kullandı.)
  16. The company used a high-quality product as a lure to retain customers. (Şirket, müşterileri korumak için yüksek kaliteli bir ürün kullanarak bir çekim merke
  1. The thief used a distraction as a lure to steal from the store. (Hırsız, dükkandan çalmak için bir çekim merkezi olarak dikkat dağıtma kullanıyordu.)
  2. The hotel used a luxurious atmosphere as a lure to attract guests. (Otel, konukları çekmek için lüks bir ortam kullanıyordu.)
  3. The game developer used an exciting storyline as a lure to attract players. (Oyun geliştiricisi, oyuncuları çekmek için heyecan verici bir hikaye kullanıyordu.)
  4. The online store used free shipping as a lure to encourage customers to make a purchase. (Online mağaza, müşterileri satın almaya teşvik etmek için ücretsiz kargo kullanıyordu.)

(Not: Örnek cümlelerin İngilizce kısımları kalın ve mavi renkte yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.