Lullaby İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lullaby İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lullaby

Lullaby, Türkçe karşılığıyla ninni demektir. Bebekleri uyutmak veya sakinleştirmek için söylenen düşük tempolu şarkılardır.

İşte 20 örnek cümle:

1. I sang a lullaby to my baby last night. (Dün gece bebeğime bir ninni söyledim.)
2. The soft lullaby helped the baby fall asleep. (Yumuşak ninni, bebeğin uykuya dalmasına yardımcı oldu.)
3. The mother hummed a lullaby while rocking her baby. (Anne, bebeğini sallarken bir ninni mırıldandı.)
4. The lullaby put the child into a peaceful slumber. (Ninni, çocuğu huzurlu bir uykuya soktu.)
5. The gentle sound of the lullaby calmed the crying baby. (Ninninin nazik sesi, ağlayan bebeği sakinleştirdi.)
6. My grandmother used to sing me a lullaby when I was a child. (Büyükannem ben çocukken bana bir ninni söylerdi.)
7. The lullaby brought back fond memories of childhood. (Ninni, çocukluk anılarını güzel bir şekilde hatırlattı.)
8. The father softly sang a lullaby to his newborn daughter. (Baba, yeni doğan kızına nazikçe bir ninni söyledi.)
9. The sweet lullaby filled the room with a peaceful atmosphere. (Tatlı ninni, odanın huzurlu bir atmosferle dolmasını sağladı.)
10. The lullaby has a soothing effect on both babies and adults. (Ninni, bebekler ve yetişkinler üzerinde sakinleştirici bir etkiye sahiptir.)
11. She learned how to play the lullaby on the piano. (O, piyanoda ninniyi çalmayı öğrendi.)
12. The lullaby was passed down from generation to generation. (Ninni, kuşaktan kuşağa aktarıldı.)
13. The lullaby lyrics were in a foreign language, but the melody was still soothing. (Ninni sözleri yabancı bir dildi, ancak melodisi hala sakinleştiriciydi.)
14. The mother sang the same lullaby every night to her baby. (Anne, bebeğine her gece aynı ninniyi söylerdi.)
15. The lullaby helped the baby forget about its teething pain. (Ninni, bebeğin diş çıkarma ağrısını unutmasına yardımcı oldu.)
16. The lullaby brought tears to the mother’s eyes as she remembered her own childhood. (Ninni, kendi çocukluğunu hatırlayan annenin gözlerine yaş getirdi.)
17. The lullaby was a simple melody that everyone could sing along to. (Ninni, herkesin birlikte söyleyebileceği basit bir melodi idi.)
18. The lullaby helped the baby transition from being awake to falling asleep. (Ninni, bebeğ

‘in uyanık olmaktan uykuya dalma aşamasına geçmesine yardımcı oldu.)
19. The lullaby had been passed down in the family for generations, and it had become a tradition. (Ninni, kuşaktan kuşağa ailede aktarılmış ve gelenek haline gelmişti.)

20. The mother held her baby close and sang a lullaby to soothe her during a thunderstorm. (Anne, fırtına sırasında bebeğini sarıp sıcak tutarak sakinleştirmek için bir ninni söyledi.)

Overall, lullabies are an important part of many cultures and have been used for generations to soothe and calm babies and children. They can also evoke fond memories of childhood and create a peaceful atmosphere.